İngiliz indie rock beşlisi Kaiser Chiefs'in 6 Mart'ta yayınlayacağı albüm "Start The Revolution Without Me" sonunda görücüye çıktı. Grubun dördüncü stüdyo albümünü dinlemek isteyenleri aşağıya alalım...
Home Archives for Şubat 2012
Yeni Şarkı : Norah Jones "Happy Pills"
Üç yıllık aradan sonra beşinci stüdyo albümü “Little
Broken Hearts”ı yayınlayacak olan Norah Jones, albümden detayları vererek ilk
single’ı da yayınladı. Danger Mouse prodüktörlüğünde kayıtlarına geçtiğimiz yıl
başlanan albüm bolca konukta içeriyor. 12 şarkıdan oluşan albüm 1 Mayıs’ta Blue
Note etiketiyle yayınlanacak. Albümden yayınlanan ilk single “Happy Pills” ise
sanatçının soundcloud hesabından dinleyicilere sunuldu.
Yeni Şarkı : Regina Spektor "All The Rowboats"
12 Mayıs'ta altıncı stüdyo albümü “What We Saw from
the Cheap Seats”i yayınlamaya hazırlanan Regina Spector, albümden ilk single’ı
yayınladı. Halen albümle ilgili ne şarkı listesi nede kapak görseli olmasa da, “All
The Rowboats” yayında…
Yeni Video : Memoryhouse "The Kids Were Wrong"
Kuruldukların hemen sonra ilk yayınladıkları parçalardan itibaren ilgi odağı olan Memoryhouse, sonunda beklenen debut albümleri “The Slideshow Effect”i bugün yayınladı. Albümün yayınlanmasına eşlik eden de "The Kids Were Wrong" klibi oldu. Bu arada hatırlatalım beklentileri karşılayan albümü burdan dinleyebilirsiniz.
İşte Genç Carrie Bradshaw
HBO’da altı sezon yayınlanarak efsane diziler arasında yer alan Sex and the City’nin diriltilme çalışmaları son hızla sürüyor. Dizinin öncesini anlatacak “The Carrie Diaries” için oyuncu kadrosu da yavaş yavaş şekilleniyor.
1998-2004 yılları arasında yayınlanan dizinin kaynak alındığı Candice Bushnell'ın “The Carrie Diaries” romanında uyarlanacak dizi, Carrie Bradshaw’ın küçük bir kasaba kızından New Yok’a uzanmasını anlatacak. Aşk, seks, arkadaşlık ve aile gibi konular bu kez 1980’li yıllarda Connecticut’taki genç Bradshaw’ın sorgulamalarına tabii olacak.
The CW için hazırlanan dizinin en çok merak edilen konusu Sarah Jessica Parker ile özdeşleşen Carrie Bradshaw’ın gençliğini kimin canlandıracağı idi. Sonunda rol AnnaSophia Robb’un oldu. 1993 doğumlu genç oyuncu “Charlie and the Chocolate Factory” ile dikkat çekmiş, “Bridge to Terabithia”, “Jumper”ın ardından Sleeper ile ben artık büyüdüm demişti. Son olarak bizde gösterime girmeyen “Soul Surfer”da oynayan Robb, rolü Gossip Gril’ün Serena’sı Blake Lively’den kaptı.
Robb’un dışında kadroya katılan diğer isimlersese Stefania Owen, Katie Findlay ve Ellen Wong oldu. Wong, Carrie’nin okuldaki en iyi arkadaşı Jill’i, Findlay Carrie’nin en eski arkadaşı Maggie’yi, Owen ise Carrie’nin kardeşi Dorrit’i canlandıracak.
1990 Kanada doğumlu genç oyuncu Kate Findlay bolca dizide karşımıza çıkmış bir isim. Son olarak en akılda kalıcı rolünün The Killing’in kurbanı Rosie Larsen olduğunu belirtelim. 1985 Kanada doğumlu Ellen Wong, kadronun en tecrübeli oyuncusu olarak yer alıyor. Son olarak Combat Hospital dizisinde izlediğimiz Wong, “Scott Pilgrim vs. the World” ile tanınmıştı. 1997’li Stefania Owen ise Running Wilde dizisinde rol almış, “The Lovely Bones” ile keşfedilmişti.
The O.C., Gossip Girl başta olmak üzere birçok projeye imza atan Josh Schwartz ve Stephanie Savage ikilisinin yapımcılığında hazırlanan dizinin senaryosunu orijinal dizinin senaryosunu yazmış olan Amy Harris üstlenirken, benzer projelerde sıkça çalışan ve en son “Enlightened”ı yönetmiş olan Miguel Arteta çekecek.
Radiohead'den İki Yeni Şarkı: “Identikit” ve “Cut A Hole”
2012 Dünya turnesine Miami’de başlayan Radiohead, 24
şarkı çaldığı konserde izleyenleri sevindirdi. 17 şarkı çaldıktan sonra
sahneden gidemeyen grup iki kere bis yaparak konseri tamamlarken setlist’i ve
görüntüleri hemen internetten yayınlandı.
Bloom ile konsere başlayan Radiohead, son albüm
ağırlıklı performasında ilk olarak daha önce hiç canlı çalmadığı b-side “Meeting
in the Aisle” ile sevindirdi ama bununla kalmadı. İki yeni şarkı çaldı.
Muhtemelen ilerleyen günlerde daha iyi kayıtlarını göreceğimiz “Identikit” ve
“Cut A Hole” iki yeni şarkı olarak günün bonusları oldu. İşte iki yeni şarkı ve
bir bonus…
Yeni Şarkı : The Drums "I Don't Want To Go Alone"
Brooklyn’li indie pop beşlisi The Drums, 2 Eylül 2011’de
yayınladıkları ikinci stüdyo albümleri “Portamento”nun tanıtım çalışmalarını
sürdürüyor. Grubun albümden üçüncü single’ı da belli oldu. Dün yayınlanan
single “Days” iki şarkıdan oluşurken b-side’ında yeni bir şarkı barındırıyor.
Albümde yer alsa sırıtmayacak “I Don’t Want To Go Alone” aynı zamanda nostaljik
tatlar barındıran bir elektronik slow…
Yeraltı'nın Afişi ve Fragmanı Yayında
Zeki Demirkubuz'un merakla beklenen yeni filmi "Yeraltı"nın afişi sosyal medyada kendisi tarafından paylaşıldı. "Akıllı bir adam kendine karşı acımasız değilse gururlu da olamaz" tanımıyla tanıtım çalışmaları başlayan film geçen yaz tamamlanmasına rağmen Altın Portakal'ı pas geçmişti. İstanbul Film Festivali'ne ise katılacak gibi görünüyor.
Engin Günaydın, Nergis Öztürk, Serhat Tutumluer ve Nihal Yalçın'ın başrollerde yer aldığı filmin vizyona giriş tarihi ise 13 Nisan olarak açıklandı.
Yeni Video: Girls "My Ma"
San Fransisco/California’lı alternatif rock ikilisi Girls,
13 Eylül 2011’de yayınladıkları ikinci stüdyo albümlerinden “My Ma” şarkısını
kliplendirdi. “Vomit” ve “Hunny Bunny”den sonra üçüncü single olarak
yayınlanacak “My Ma”, sadece bin kopyayla satışa çıkacak. 22 Mayıs’ta
yayınlanacak single’ın b-side’ı ise “Love Life” olacak.
CNBC-e Dergi Mart Sayısı Yine Dopdolu!
CNBC-e Dergi'de bu ay yok yok! Gerçek Hell on Wheels dünyasını gözler önüne seren bir fotoğraf albümü sizi 1800’lere döndürecek, hemen ardından dizi oyuncusu Fırat Çelik’in modellik yaptığı, Mehmet Turgut’un objektifinde ete kemiğe bürünen Hell on Wheels fotoğraf çekimine göz atabilirsiniz. Merlin’de iyiler ve kötüler karşı karşıya! Dizinin set fotoğraflarıyla yeni sezonun hareketine siz de ortak olun. The Secret Circle ilişki rehberi, dizinin karmaşık ilişkiler ağını bir çırpıda özetliyor. Doctor Who’da gizemli kadın River Song’un kim olduğu sorusuna cevap aranıyor. Desperate Housewives’ta bu ay ana karakterlerden biri hayatını kaybedecek, ama hangisi? CNBC-e’nin yeni gençlik dizisi Anubis Evi hakkında merak ettikleriniz, 8 adımda Dan-Blair aşkı, Person of Interest’in yaratıcısı J.J. Abrams’a yakın markaj, How I Met Your Mother’da 150. bölüm sürprizleri...
CNBC-e Film Kuşağı’na ise yedinci sanatın tanrıçası Meryl Streep filmleri ve yürekleri ısıtacak aşk filmleri damgasını vuruyor. The Iron Lady ile üçüncü Oscarı’nı kazanması şerefine en unutulmaz Meryl Streep filmleri her Çarşamba 22:00’de. Birbirinden güzel aşk filmleri ise Cuma akşamlarınıza renk katacak.
Julia Roberts’ın kötü kraliçe olduğu Mirror Mirror, Leonardo DiCaprio’nun performansıyla konuşulacak olan J. Edgar, John Carter efsanesi ve ayın diğer gözde filmlerine dair bilmek istediğiniz her şey Film dergisinde. Film dergisi, CNBC-e Dergi ile birlikte herkese bedava.
Ayın sürpriz konukları, özel bölümleri ve sıradışı anlarını konu alan yazılar sayesinde CNBC-e ve e2 izlerken tek bir anı bile kaçırmayacak, ekran yüzlerinin hayatlarındaki son gelişmeleri öğrenerek gündemi takip edeceksiniz.
Yeni Video: Bon Iver “Towers”
Son dönemin en gözde indie/folk şarkıcısı, çiçeği burnunda Grammy sahibi Bon Iver kendi adını taşıyan ikinci albümünde yer alan "Towers"a çekilen klibini yayınladı. 10 şarkılık "Bon Iver, Bon Iver" albümü haziran 2011'de yayınlanmış, müzik otoritelerince yılın en iyi albümlerinden biri olarak gösterilmişti.
Le Voyage Dans La Lune
Martin Scorsese’nin küçük bir saat tamircisi çocuğun
macerası olarak başlayıp sinemanın doğuşuna tanıklık etmemizi sağlayan
başyapıtı Hugo’yu izleyenler bilirler, Georges Méliès’in tek kalan filmi olarak
birkaç sahnesi izleniyordu filmde… İlk bilim kurgu filmi olarakta sık sık
andığımız “A trip to the Moon” adıyla bildiğimiz orijinal adıyla “Le Voyage
dans la lune” 1902 yapımı siyah beyaz ve sessiz uyarlama olarak rüyaların
gerçekleştiği andır perdede…
Bugün halen şüpheler de olsa, hatta görüntülerin
sinema hileleriyle gerçekleştiği de söylense, ancak 67 yıl sonra gerçekleşebilir
aya ayak basma rüyası… 1969’da Neil Armstrong o küçük ama herkes için büyük
adımı attığında ilkti ama, sinema ve edebiyat çoktan çıkmıştı aya…
Jules Verne’in “Dünyadan Aya” ve H.G.Wells’in “Aydaki
İlk İnsanlar” adlı eserleri dönemin popüler romanlarıyken, onlara sıkı sıkıya
bağlı kalmadan kendi yorumu ve dönemin teknik olabilirliği ile yaratılır Aya
Seyahat… Méliès’in kardeşi Gaston’un yardımlarıyla yazılır senaryo… Saniyede 16
kare oynatıldığında 14 dakika süren bu küçük adım, bugün ucu bucağı gözükmeyen
teknoloji-sinema evliliğinin ilk meyvelerinden… Fantezi anlatma ustası bir
yönetmenin sembol filmi olarak yenilikçi animasyon ve özel efekt kullanılan ilk
film, sinema tarihinin ilk bilim kurgusu etiketleriyle bir kez daha anıyoruz Méliès
ve Aya Seyahat’ı….
Yeni Şarkı: Arctic Monkeys "R U Mine?"
Yeni Arctic Monkeys şarkısı "R U Mine" sabah saatlerinde yayınlandı. Geçtiğimiz yıl "Suck It And See"de yer almayan şarkı klibiyle birlikte grubun resmi internet sitesinden yayına sunuldu. Melodik ve tempolu şarkı, bilinen ekstra şarkılardan çok albümde yer alsa şaşırılmayacak düzeyde...
Yeni Keane Albümü 7 Mayıs'ta
Gitarsız rock grubu olarak kendine has soundu ve debut
albümlerinde yer alan “Everybody’s Changing” ile çıkış yaparak kazandığı
başarısını her yeni albümde mumla arayan Keane, dördüncü stüdyo albümü “Strangeland”
ile ilgili detayları verdi ve albümün tesaer’ını yayınladı.
12 şarkıdan oluşacak albüm, 2011’de kaydedilmeye
başlandı ve grubun belirttiğine göre son şeklini 12 Ocak’ta aldı. Grubun
keyboard’cusu Tim Rice-Oxley'nin Sea Fog
Stüdyosunda Dan Grech-Marguerat prodüktörlüğünde kaydedilen albüm Island
etiketiyle 4 farklı versiyonda yayınlanacak. 7 Mayıs’ta yayınlanacak “Strangeland”
şimdiden ön siparişleri almaya başlarken, CD, Extended Version CD, LP ve CD/DVD/Kitap
seti Deluxe Edition formatlarında hazırlanmış durumda.
Cd versiyon 12 şarkıdan oluşurken, Extended Version 4
şarkılık bonus track içerecek. Deluxe Edition’ı ise bunlara ek olarak beş
akustik videoluk dvd ve özel fotoğraflardan oluşan kitapçık oluşturuyor. 7
Mayıs’tan önce yayınlanacak ve albümü müjdeleyecek single konusunda ise
herhangi bir bilgi gelmedi.
Albümde yer alacak şarkıların listesi ise şöyle:
1. You Are Young
2. Silenced By The Night
3. Disconnected
4. Watch How You Go
5. Sovereign Light Café
6. On The Road
7. The Starting Line
8. Black Rain
9. Neon River
10. Day Will Come
11. In Your Own Time
12. Sea Fog
The Selection Prensini Buldu
The Selection kadrosunu oluşturma çalışmalarında erkek
başrol oyuncusu da bulundu. Hemde oscar ödüllü aktör Gregory Peck’in torunu… 25
yaşındaki Ethan Peck, diziye Prens Maxon rolünü oynamak üzere katıldı. Geçtiğimiz
günler haberini verdiğimiz üzere kadroya ilk olarak Aimee Teegarden katılmıştı…
Aynı adlı filmden uyarlanan “10 Things I Hate About
You” ile dikkat çeken Peck, bu çıkışını “The Sorcerer's Apprentice” ve “In Time”
ile devam ettirmişti. 86 doğumlu Peck, oyunculuğa 95 yılında “Charlie”
dizisiyle başlamış bir isim… Rol aldığı diziler içinde kitlelerce en çok
bilinen yapım ise “Gossip Girl”…
Son olarak aktörlerin torunlarının The CW dizilerinde
görünmesinin artık sıkça rastlanan bir durum olduğunu hatırlatalım…
Çok “Artist”ik Hareketler Bunlar : Oscarlar Sahiplenildi
Yıllar geçtikçe sönükleşen bir oscar töreni daha
geride kaldı… Ki yine kötü bir tören izledik. NBA All Stars ile denk gelmesi
nedeniye muhtemelen beklenenden az izleyici toplayan tören, gösterileri,
sunucuları ile pek sönüktü. Bir parantez de NTV için açalım, yorumcu olarak
katılan Mehmet Açar, ödülleri açıklarken Tuğrul Eryılmaz sürekli taraf tutup
saçmaladı ve boş konuştu…
Gelelim gecenin içeriğine… Yaklaşık 4 saat boyunca
törenin hatırlanacak bir olayı olmadı. İzlemeyenin kaçırdığına üzülmesini
gerektirecek bir şey yaşanmadı. The Artist beklendiği gibi geceye damgasını
büyük ödülleri alarak vururken, Hugo da teknik ödülleri alarak teselli buldu.
Eğlence ve kahkaha hazırlığıyla yapılan törende, espriler kötüydü… Daha önce
oscar almış oyuncuların ruhsuz sunumları göze battı, birkaç maymunluk anına
şahit olmakta aynı derecede kötüydü. Geleneksel yitirdiğimiz yıldızlar içinde Theodoros
Angelopoulos’un yer almaması gecenin rezaletiydi… Önce 2012’de gitti dedik ama
Whitney Houston vardı, afalladık… Meğer akademi üyesi değil ve hiç adaylık
almadı diye “ölürse ölsün bize ne” şeklinde bakıyorlarmış olaya…
Önce gelelim günün kazananlarına, sonra da
yorumlayalım…
En İyi Film: The Artist
En İyi Yönetmen: Michel Hazanavicius – The Artist
En İyi Erkek Oyuncu: Jean Dujardin - The Artist
En İyi Kadın Oyuncu: Meryl Streep - The Iron Lady
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christopher Plummer -
Beginners
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Octavia Spencer - The
Help
En İyi Uyarlama Senaryo: A.Payne ve Nat Faxon &
Jim Rash - The Descendants
En İyi Orijinal Senaryo: Woody Allen - Midnight in Paris
En İyi Yabancı Film: A Separation (İran)
En İyi Görüntü Yönetimi: Robert Richardson - Hugo
En İyi Sanat Yönetmeni: Dante Ferreti, Francesca Lo
Schiavo - Hugo
En İyi Animasyon: Rango (Gore Verbinski)
En İyi Belgesel: Undefeated (TJ Martin, Dan Lindsay,
Rich Middlemas)
En İyi Animasyon (Kısa Metraj): The Fantastic Flying
Books of Mr. Morris Lessmore
En İyi Belgesel (Kısa): Saving Face (Daniel Junge,
Sharmeen Obaid-Chinoy)
En İyi Kısa Film: The Shore (Terry George, Oorlagh
George)
En İyi Müzik: Ludovic Bource - The Artist
En İyi Şarkı: Bret McKenzie - Man or Muppet (The
Muppets)
En İyi Görsel Efekt: Rob Legato, Joss Williams, Ben
Grossman, Alez Henning - Hugo
En İyi Kurgu: Kirk Baxter, Angus Wall - The Girl With
The Dragon Tattoo
En İyi Ses Miksajı: Tom Fleischman, John Midgley -
Hugo
En İyi Ses Kurgusu: Philip Stockton, Eugene Gearty -
Hugo
En İyi Makyaj: Mark Coulier, J. Roy Helland - The Iron
Lady
En İyi Kostüm: Mark Bridges - The Artist
Hugo da, The Artist de çok iyi filmlerdi ama bir
kazanan olacaktı… Sonuçta kazanan sinemanın doğuş yılları oldu. Hugo alsa da üzülmezdim
ama The Artist sevindirici oldu. En güzeli çok az sinema ve şehirde gösterime
giren filmin, artık oscarlı film olarak oralara da gitme ihtimali… Malum
Anadolu izleyicisi filmi görme fırsatı bulamadı… 24 ödül verilir de saçmalık
olmaz mı… Oldu… En İyi Kadın Oyuncu ödülü Meryl Streep’e gitti ama yerden göğe
kadar Viola Davis’in hakkıydı… En İyi Erkek Oyuncu ödülünü de Gary Oldman’ın
alması gerekiyordu… Aslında bu dalın en talihsiz adayı “A Better Life”ı omzunda
taşıyan Demián Bichir’di, ama maalesef film tek dalda adaylıkta kalınca
yeterince ses getiremedi ve izlenmedi. En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında
ödül bir bağımsız filme gitmiş oldu. Beginners’ın 82 yaşındaki başrolü Plummer
kazanan olduysa da, Warrior’un Nick Nolte’si gerçek sahibi olmalıydı. Filmdeki
sadece iki sahne bile Nolte’nin ödülü almasına sebepti. Ama gariptir film
içeriğiyle uyuşmayan afişi ve yanlış tanıtımı sebebiyle izlenmedi.
En iyi Orijinal Senaryo dalında kazanması gereken
aslında Margin Call ile J.C. Chandor’un hakkıydı. Hollywood’un üzerinden biraz
zaman geçmesi gerektiği düsturuna karşılık, Chandor sıcağı sıcağına müthiş bir
işe imza atmıştı. Senenin en beklenmedik çıkışını yapmıştı ve bu başarı ödülle
taçlanmalıydı. Uyarlama Senaryo dalında da filmin ödül almadan gitmemesi için
verilmiş sadakaydı… Tinker Tailor Soldier Spy dalın kazananı olmalıydı.
En büyük sürprizlerden biri Görüntü Yönetmenliği
dalında yaşandı… Tree Of Life’a can katan Emmanuel Lubezki ödülü sonuna kadar
haketmişti. Benzer durum Kurgu dalında da yaşandı. En iyi kurgu oscar’ı yılın
fiyasko filmlerinden birine gitti, iyi kurgu iyi filmde bulunur sözüne akademi
kulak tıkadı… Görsel efekt dalında tahminlerim sırasında yazdığımı tekrar
edeyim… “Bu dalda maymuna dönmeye gerek yok, onların gezegeni var azizim…”
dedim ama maymuna dönüldü.
Son olarak bir diğer fiyaskoyu ekleyelim… En iyi
belgesel oscar’ı bir Amerikan Futbolu belgeseline gitti… İzlerken kendimizi
kaybettiğimiz, aşık olduğumuz caanım Pina dururken… O yüzden dünyanın bütün
küfürleri dağılın…
Birde dipnot ekleyelim… Geleneksel zihniyette verilen
oscarlar bu yıl verilmedi. Genelde gişe filmlerine verilen teknik ödüller için
senenin adayı olan filmler boş geçildi… Maymunlar Gezegeni, Transformers ve
Harry Potter geceyi güçlü oldukları dalda oscarsız kapattılar.
Gecenin kişisel notuna gelince… Oscar töreni boyunca,
telefonla tahminin ne oldu trafiği ve twitter’daki yorum trafiği hayli
keyifliydi… Darısı gelecek seneye deyip, seçmekte de tahminde de zorlanacağımız
bir oscar yılı umut edelim…
Bu kadar okuyana ödül de verelim… İşte iyi ki kitaplar
var dedirten, oscarlı o güzelim kısa animasyon…
Pazar Konseri: Kasabian "Live @ London O2 Arena"
Artık gelenekselleşen Pazar Konserlerinde bu hafta konuğumuz Kasabian... Dördüncü stüdyo albümleri "Velociraptor"u Eylül 2011'de yayınlayan grup, peşisıra turnede almıştı soluğu... Başarılı albümün de tadı çıkarılıyordu... En özel olaylardan biri ise Londra'da yaşandı... Kasabian çılgın kalabalık önünde, 2011'i 2012'ye 02 Arena'da bağladı...
1,5 saatlik şov boyunca grup Mısırlou cover'ı da yapıyor ki görülesi anlardan biri... 14 şarkının kesmediği kalabalık bis yaptırınca 3 şarkı daha geliyor... Kahvenizi alın gelin, "Days Are Forgotten"le başlıyoruz...
7. Dağ Filmleri Festivali 7 Mart’ta başlıyor
Dağ Kültürü Derneği ile Mineral Event tarafından düzenlenen ve bu yıl “Maceraya Hazır Ol” temasıyla yola çıkan 7. Dağ Filmleri Festivali, 07 - 11 Mart 2012 tarihlerinde; doğa, keşif, macera ve belgesel sinema tutkunlarıyla buluşuyor. Festivalde ödül rekortmeni filmlerin yanı sıra macera ile adrenalin dolu toplam 55 film ücretsiz gösterilecek.
Türkiye'nin, dağ, keşif ve macera konulu, ilk ve tek film festivali olan Dağ Filmleri Festivali, 7 Mart'ta, İstanbul Beyoğlu'nda, izleyicileriyle buluşuyor. 11 Mart'a kadar sürecek festivale bu yıl; Fransız Kültür Merkezi, Galatasaray Aynalı Geçit ve Pusula Sanat Galerisi ev sahipliği yapacak.
Film sayısında rekor artış
Dünya festivallerinde gösterilen 500’den fazla film arasından belirlenen 2012 seçkisi 20’si yerli 35’i yabancı olmak üzere toplam 55 filmden oluşuyor. Festival bu film adedi ile kendi film gösterim rekorunu da kırıyor. Filmler; “Ülkemizden”, “Dünyadan”, “Keşif Ruhu”, “Doğa-Çevre-İnsan”, “Su Dünyası”, “Bisiklet”, “Kayak” ve “Doğa Filmleri Yarışması Finalistleri” olmak üzere, 8 tema başlığı altında toplanıyor. Seçkide; rafting, dalış, dağcılık, kaya tırmanışı, base jump, kayak, dağ bisikleti gibi doğa sporlarının yanı sıra, çevre ve doğa belgeselleri ve gezi, keşif ve insan hikayeleri de yer alıyor.
13 ödüllü ‘Soğuk’ İstanbul’da
Bu yılın en çarpıcı teması “Dünyadan” ile The North Face sponsorluğunda 8 film beyaz perdeye yansıyor. Bu tema altında ödül şampiyonu “Soğuk” filmi dikkat çekiyor. Film, dünyada gösterime girdi 49 festivalden topladığı 13 ödül ve çarpıcı kurgusu ile salonlarda boş koltuk bırakmayacağa benziyor.
“Bisiklet” ile hayatı değişenler…
Salcano sponsorluğunda, Dağ Bisikleti Türkiye işbirliği ile hazırlanan bu temanın en etkileyici filmi “Kendi İki Tekerimle” adını taşıyor. Sizin için bisiklet belki bir eğlence, bir spor. Peki ya diğerleri için? Dünyanın çeşitli ülkelerinde zorluklarla dolu hayatlar yaşayan insanların hayatlarını ve bu hayatları değiştiren bisikleti etkileyici bir dille anlatıyor.
Bisikletle Samsun’dan Japonya’ya
Festivalin ilginç yapımlarında bir diğeri ise Samsun’dan Japonya’ya unutulmaz ve serüven dolu bir yolculuk yapan ve “Demir Atlı Adam” adıyla bilinen Gürkan Genç’e ait. Gürkan Genç bu olağandışı yolculuğu “Demir Atlı Adam” isimli filminde gözler önüne seriyor.
Doğa, çevre ve insan öyküleri
Yerli ve yabancı toplam 8 öyküyü içeren ve festivalin bir diğer güçlü teması olan “Doğa Çevre ve İnsan” izleyiciyle buluşuyor. Temanın en dikkat çekici filmi olan ve dünya festivallerinde 19 ödül toplayan “Kırık Ay” sizleri çok uzaklara, Himalaya’lara götürecek. İklim değişikliğinin en çok dağlarda yaşayan göçerleri etkilediğini biliyor muydunuz? Klimayı her açtığınızda, aracınıza her benzin aldığınızda en yakınınızdan en uzağınıza dünyayı paylaştığınız komşuları hatırlatan bir yapım.
19. Yüzyılda “İçmek için viski ve uğruna savaşmak için su.” diyen Amerikalı yazar Mark Twain’in bu unutulmaz sözü ile başlayan “Beyaz Su, Siyah Altın” sadece ABD’nin değil sudan sebepler yüzünden otoriteyle sorun yaşayan herkesin izlemesi gereken Doğa Çevre ve İnsan teması altında müthiş bir belgesel.
“Keşif Ruhu” ile uçuyoruz
Adrenalin düzeyini yükselten tema “Keşif Ruhu” altında Victorinox sponsorluğunda toplam 7 film gösterilecek. “İnanıyorum, Uçabilirim” bu temanın en çarpıcı filmi. Fransız tırmanıcı ve base jump sporcularının yükseklerde oynadıkları yürek hoplatan “Denge” oyununu muhteşem görüntülerle aktarıyor.
13 ödüllü film Demir Delik
2011 Slovak yapımı, 13 ödüllü “Demir Delik” ise kanyonların Everest’i sayılan en ulaşılmaz noktalara götürüyor izleyenleri. Ulaşmanın en zor olduğu bu kanyonlardan biri olan bu yerden asıl zor olan ise çıkmak.
Festivalin olmazsa olması “Kayak” ve çiçeği burnunda teması “Su dünyası” temaları ise dünyanın çarpıcı hikayelerini farklı sporlara ilgi duyan sporseverlerin ayağına getirecek. Olağanüstü kompozisyonları ve kendine has estetiği ile ekibimizin kalbinde taht kuran yönetmen Nick Waggoner’den şiirsel bir kayak filmi daha programımızda : “Yalnız Başına”.
“Ülkemizden” hikayeler
Ülkemizden beyaz perdeye yansıyan hikayelerin anlatıldığı bu tema altında festivallerin gözdesi olmuş bizden hikayeler yer alıyor.
Galanın Filmi Rampa belgeseli
1945 yılında Erzurum’da inşa edilen ve çok sonraları Erzurum’a bir olimpiyat kazandıracak olan kayakla atlama rampasının hikayesi. Bir fotoğraftan yola çıkılarak yapılan “Rampa” belgeseli galasını Erzurum’da birkaç ay önce yaptı ve ayağının tozu ile festivalimizde izleyici ile buluşuyor.
Film gösterimleri ücretsiz
Tüm film gösterimlerinin ücretsiz gerçekleştirileceği festival kapsamında; kitap sergileri, söyleşiler ve ödüllü yarışmalar da düzenleniyor. Geniş bir izleyici kitlesine hitap eden Dağ Filmleri Festivali kapsamındaki bu etkinliklerle; dağ ve doğa bilincine dikkat çekiyor, ulusal dağ ve doğa belgeselciliğine katkı sağlayarak doğa kültürü alanındaki önemli bir boşluğu dolduruyor.
The Asset'in Ajanı Bulundu: Ali Larter
Fox’un yeni sezona hazırladığını duyurduğumuz casusluk
dizisi konusunda aşama kaydedilmeye başlandı. “Terminator: The Sarah Connor
Chronicles” yaratıcısı olarak tanıdığımız Josh Friedman’ın yeni dizisi “The
Asset” beğenilmiş ve pilot bölüm siparişi almıştı. Hazırlıklarda gelinen aşama
ise oyuncu kadrosunun şekillenmesi…
CIA’nın New York ofisinde çalışan bir kadın ajanın
üzerine odaklanan dizinin kadrosuna iki oyuncu katıldı: Ali Larter ve Bradley
Whitford…
Final Destination serisi ile tanıdığımız, Heroes ile
dünya çapında tanındığına şahit olduğumuz Larter, ünlü bir dünya gezgini olarak
foto muhabirliği kamuflajı altında CIA ajanı olan Anna King karakterini
canlandıracak. Resident Evil serisinde de yer alan Larter, son olarak Heroes’un
tv filmi projesini beklemiş ama pek mümkün gözükmediğini söylemişti.
The West Wing’in Josh Lyman’ı olarak tanıdığımız Bradley
Whitford ise, CIA New York ofisinin Anna hayranı ve destekçisi şefi Leo olarak
karşımıza çıkacak. Emmy ödüllü oyuncu, uzun soluklu dizilerden sonra iptal
gören The Good Guys, In Plain Sight gibi birkaç dizide yer almıştı.
Heroes’un da iptal edildiğini eklersek, dizinin
yaratıcısı ve şimdilik iki oyuncusu iptal olmuş projelerden sonra yeni sayfa
açmaya çalışacak. Sarah Connor Chronicles, vasatın üstünde iki sezondan sonra haketmediği
halde iptal edilmişti.
Yeni Josh Friedman projesinin pilot bölümünü yönetecek
isimse alışık olunduğu üzere sinema dünyasından çıkış yapan bir yönetmen: Neil
Burger… “The Illusionist” ile çıkış yapan Burger, son olarak “Limitless”i
yönetmişti.
JoAnna Garcia, Oh Fuck It’s You'da
CBS’in önümüzdeki dönem için pilot bölüm siparişi
verdiği “Oh Fuck It’s You”nun kadrosu şekillenmeye başladı. Projeye son olarak JoAnna
Garcia Swisher, anakarakteri oynamak üzere katıldı.
Adı çıkmış çapkın bir adamın, 15 senelik ortağının
hayatının aşkı olmasını anlamasıyla başlayan bir dizi olayın anlatılacağı
komedi, JoAnna Garcia ve Greg Grunberg ikilisi tarafından oynanacak.
Dizi dünyasının tanınan ismi Garcia, Better With You,
Gossip Girl, Privileged ve Freaks and Geeks gibi dizilerde yer almıştı. Garcia’nın
adını son olarak Jennifer Morrison anmıştı. Garcia’ya dizide eşlik edecek isimlerden biri de Heroes’un
Matt Parkman’ı olarak tanıdığımız Greg Grunberg oldu. Grunberg, çiftin geçmişini
bilen bir karakteri canlandıracak.
Greg Malins - Greg Berlanti ikilisince çalışmaları
yürütülen dizinin erkek baş karakteri başta olmak üzere, kadroyu oluşturma
arayışı devam ediyor.
Aimee Teegarden, The Selection Kadrosunda
Yakın zamanda yayınlanacak Kiera Cass romanına
dayanarak hazırlanan “The Selection” kadrosuna oyuncu katılımları resmen
başladı. The CW’nin gelecek sezon için hazırladığı dizinin kadrosuna Aimee
Teegarden ana karakteri oynamak üzere katıldı.
Kanalın pilot bölüm siparişi verdiği dizi, yakında
vizyona girecek olan “The Hunger Games” ile sıkça karşılaştırılsa da,
günümüzden 300 yıl sonra savaşla parçalanmış bir dünyada geçen olayları
anlatacak. Kura sonucu seçilen genç ve fakir bir kadının kraliçelik için
düzenlenen yarışmada verdiği mücadele ve rekabet anlatılacak. Gelecekte geçen
bir taht savaşı…
Friday Night Lights'ın Julie’si olarak tanıdığımız Teegarden
beş sezonda sivrilmiş, daha sonra Scream 4 başta olmak üzere korku filmlerine
geçiş yapmıştı. 22 yaşındaki oyuncu 90210 ve Legend of the Seeker’ında
aralarında bulunduğu birkaç dizide konuk kadrosunda yer almıştı.
The Vampire Diaries ve The Secret Circle ekbinin yeni
dizisi, gelecekte geçen epik bir aşk hikayesi olarak tanımlanıyor. Pilot bölüm
için çalışan ikili Elizabeth Craft ve Sarah Fain aynı zamanda senaryodan da
sorumlu. Dizi 2012-2013 yayın döneminde ekranlara gelecek.
“Wrath Of The Titans”dan Yeni Fragman
“Wrath Of The Titans”, izleyicilere film hakkında biraz daha detay vermek üzere yeni fragmanını yayınlandı. Ve bu seferki kesinlikle daha korkutucu.
Önceki fragmana Titanların daha fazla aksiyonunun eklenmiş hali olan yeni video, izlenmeye değer.
Edgar Wright, “The Night Stalker”da Johnny Depp’i Yönetecek
Disney, “Shaun Of The Dead” yönetmeni Edgar Wright’ı, 1972 televizyon korku dizisi “The Night Stalker”ı yeniden çekmek üzere dümen başına geçirdi. Projenin yıldızı ise Johnny Depp.
1972 versiyonu “I Am Legend” yazarı Richard Matheson tarafından kaleme alınan dizi, Las Vegas’ta meydana gelen ve bir vampir tarafından işlendiği düşünülen cinayetlerin soruşturmasını konu alıyordu.
Henüz senaryosu yazılmaya başlanmayan projenin, önümüzdeki yıl çekilmeye başlanacağı gelen haberler arasında.
Dwayne Johnson, Brett Ratner'ın “Hercules”ünde
Brett Ratner’ın sıradaki projesi, Steve Moore’un çizgi
film serisi “Hercules: The Thracian Wars”ını ekrana uyarlamak.
Peki Yunanlı devi kim mi oynayacak? Tabiki kas dağı
Dwayne Johnson. Gelen haberler,
Johnson’ın proje için anlaşmaya varmak üzere olduğu yönünde.
Hell On Wheels, Cnbc-e'de Başlıyor!
Amerikan İç Savaşı’nda karısını kaybeden bir Konfederasyon
askerinin intikam arayışını anlatan Hell on Wheels, sıradışı bir Vahşi Batı
deneyimi sunuyor. AMC’nin yeni hit dizisi, her Pazar 23’te CNBC-e’de.
Yıl 1865. Amerika
Birleşik Devletleri’nden ayrılmak isteyen 11 Güney Eyaleti ile ülkenin kalanı
arasında çıkan İç Savaş henüz sona ermiş, Abraham Lincoln öldürülmüştür.
Ülkenin güneyi de kuzeyi de yaralarını sarmaya çalışmaktadır. Güney’deki eski Konfederasyon’dan
bir asker için bu o kadar kolay olmayacaktır. Karısını savaşta kaybeden Cullen
Bohannon’ın intikam arayışı onu Vahşi Batı’ya, ABD’nin en büyük demiryolu hattının
inşasına götürür. Hedefi ise bu inşaatta çalışan ve raylarla birlikte ilerleyen
“tekerlekler üzerindeki cehennem” adıyla anılan kanunsuz kasabada yaşayan eski
Kuzey “Birlik” askerleridir.
Mad Men, Breaking Bad
ve The Walking Dead gibi birer fenomene dönüşen dizileri televizyona kazandıran
AMC’den yeni bir başyapıt... Hell on Wheels, daha önce ne televizyonda ne de
sinemada izlemediğiniz bir Vahşi Batı deneyimi sunuyor. Dizi, Amerikan
tarihinin bu dönüm noktasında açgözlülük ve yozlaşma üzerine kurulu bir
toplumda uygarlık işinin ne kadar vahşi olabileceğini gösteriyor.
ACİL kızılderililer trene saldırdı STOP yeni dizi
hell on wheels STOP pazar 23 cnbce STOP
Yayın Günü: 26 Şubat Pazar, Yayın Saati: 23
Oscar Özel Yayını Ntv, Cnbc-e ve Hde'de...
“84. Oscar Ödülleri ” 27 Şubat Pazartesi sabahı sahiplerini bulacak. Hollywood’un ve sinema sektörünün en prestijli ödüllerinin dağıtılacağı bu özel tören canlı yayınla NTV’de. Gecenin sunucusu ise 9. kez ünlü komedi oyuncusu Billy Crystal... Muhteşem tören Vodafone Red'in katkılarıyla ekrana gelecek.
Oscar Ödül Töreni özel yayını 26 Şubat Pazar gecesi (Pazartesi’ye bağlanan gece) saat 23:15’de Yekta Kopan’ın sunacağı, sinema eleştirmenleri Mehmet Açar, Tuğrul Eryılmaz, modacı Simay Bülbül ve Vogue Türkiye editörü Zeynep Yapar’ın değerlendirmeleri ile katılacağı “Oscar’a Doğru” programı ile başlayacak. Aynı kadro saat 00:00’da “Kırmızı Halı”dan geçiş yapacak yıldızların kostümlerini yorumlayacak. Gece 03:30’da ödül töreni ile devam edecek muhteşem geceyi NTV simultane çeviriyle ekrana getirecek.
Tören CNBC-e’den orijinal sesiyle takip edebilecek. Yüksek çözünürlük farkıyla da HD-e’de yayınlanacak (HD-e, sadece D-Smart 58. kanalda).
Uykusu tatlı olanlara ve kaçıranlara bir de müjdemiz var. Törenin tekrarını alt yazılı olarak Pazartesi 21:00’da NTV’de izleyebilirler.
KIRMIZI HALI 00:00 –Canlı-
Gecenin en renkli seremonisi sayılan, yıldızların kırmızı halı üzerindeki boy gösterileri NTV ekranından canlı olarak yayınlanacak. Bakalım bu sınavı kimler alnının akıyla geçecek, kimler törenden önce aynaya bakmamış mı dedirtecek... Programda Simay Bülbül ve Vogue Türkiye editörü Zeynep Yapar, modacı gözüyle yıldızların giyim stillerini, mücevherleri, en küçük detayına kadar her şeyi değerlendirecek. Sinema ve moda dünyasının ünlü simaları, film dağıtıcıları ve yapımcılarının canlı yayında değerlendirmeleri de ekrana gelecek.
84. OSCAR ÖDÜL TÖRENİ 03:30 –Canlı-
Billy Crystal’ın dokuzuncu kez sunuculuğunu üstlendiği gecede, sinema dünyasının en prestijli ödülünü alan filmler, oyuncular ve yönetmenler belli olacak.
Oscar ödüllerini sunacak ünlü isimler arasında Penelope Cruz, Halle Berry, Cameron Diaz ve Oscarlı oyuncu Angelina Jolie, Tom Hanks, Tom Cruise, Jennifer Lopez ve Emma Stone da bulunuyor.
Oscarları bilerek izlemek için her şey oscar.ntvmsnbc.com adresinde...
Oscar Gecesi Yayın Akışı (NTV)
23:15 OSCAR’A DOĞRU (Canlı)
00:00 KIRMIZI HALI (Canlı)
03:30 84. OSCAR ÖDÜL TÖRENİ (Canlı)
Albüm: Memoryhouse - The Slideshow Effect
Toronto, Kanada çıkışlı dreampop ikilisi Memoryhouse,
kuruldukları 2010’dan bu yana herkesin ilgisini çekmeyi başarıyor. Evan Abeele
ile Denise Nouvion ikilisi henüz ilk kayıtlarıyla türün gözde gruplarından biri
olmuş, otoritelerce övgülere boğulmuştu.
İlk kayıtlarını 2010 Haziran’ında “Lately” single’ı
ile yayınlayan ikili, peşisıra “This Year” E.P.si ile çıkışlarını
gerçekleştirmişti. Bu E.P. bir yıl sonra sub-pop etiketiyle yayınlandığında ise
ikili kendi kitlesini yaratmaya başlamıştı bile.
Albüm beklentisi ise 28 Şubat’ta “The Slideshow Effect”
ile karşılanacak. 10 şarkılık albüm daha önce yayınladıkları şarkılardan uzakta
değil… Genel hissiyatı koruyorlar, tempoyu biraz arttıyorlar. Debut albümde
yine ilgi çeken Nouvion’un vokali…
Albümü dinlemek içinse 28 Şubat’ı beklemenize gerek
yok… İşte beklenen Memoryhouse albümü “The Slideshow Effect”, play tuşu; Abelee
düzenlemeleriyle, Nouvion sade ve kırılgan vokaliyle sizi yolculuğa çıkarmak
üzere basılmayı bekliyor…
“Die Hard 5” Kadrosunda Yeni İsim
“Die Hard 5”ten bugün büyük bir haber geldi:
“Spartacus: Blood And Sand”in aktörü Jai Courtney, serinin yeni filminde rol
alacak.
Hemen endişelenmeyin, Bruce Willis hala John McClane
olarak kadroda. Courtney, onun oğlu Jack’i oynayacak.
Bu rol için “The Hunger Games”deki Liam Hemsworth ile
de görüşüldüğü ve Courtney’nin seçildiği de gelen haberler arasında.
Filmde, John ve Jack’i Rusya’da, Moskova’dan yönetilen
bir terörist grubun peşinde izleyeceğiz.
John Moore tarafından yönetilecek olan “Die Hard
5”, “A Good Day To Die Hard” ismiyle
romantik bir gün olan on 14 Şubat 2013’de vizyona girecek.
“Wanderlust”, “Starlet” ve “2 Days In New York”tan Yeni Afişler
Biri ülkemizde gösterime girecek, diğer ikisi bağımsızların merakla beklediği üç filmden yeni afiş geldi.
Role Models’in yönetmeni David Wain’in, Paul Rudd’la
işbirliğine devam ettiği komedi “Wanderlust” gişeye göz kırpıyor. Üstelik Paul
Rudd – Jennifer Aniston ikilisine eşlik eden oyuncu kadrosu da Justin Theroux,
Alan Alda, Malin Akerman, Ken Marino, Joe Lo Truglio, Kathryn Hahn, Lauren
Ambrose, Jordan Peele, Kerri Kinney’den oluşmasıyla dikkat çekiyor. Amerika’da
24 Şubat’ta vizyona girecek film, bizde de 4 Mayıs’ta gösterime girecek.
Sean Baker draması “Starlet”, bağımsızcılara göz
kırpıyor. 2008 yapımı “Prince of Broadway” ile bağımsız film kanadının baştacı
olan ve almadık ödül bırakmayan Baker, bu kez 21 ve 85 yaşında iki kadının
öyküsünü anlatmaya soyunuyor. Dree Hemingway ve Besedka Johnson’ın sürüklediği
filmde Stella Maeve, James Ransone ve Karren Karagulian kadronun diğer
isimleri. Filmin vizyona giriş tarihi belirlenmiş değil ama SXSW galasında yer
alacak.
Linklater’ın ilişki filmleri “Before Sunset” ve “Before
Sunrise”ın oyuncusu Julie Delpy, seriye kendi yorumunu getirdiği “2 Days in
Paris”i öncülü gibi ikinci filmle destekliyor. “2 Days in New York”ta Delpy’e
eşlik eden isim bu kez Chris Rock. Geçtiğimiz ay Sundance’te prömiyerini yapan
film, 28 Mart’ta Fransa’da gösterime girecek.
Yeni Şarkı: Rufus Wainwright “Out Of The Game”
Rufus Wainwright, yedinci stüdyo albümünü çıkarmaya hazırlanırken, Mark Ronson'la işbirliğinde... Bu işbirliği sayesinde Ronson'un tumblr sayfasında albümden ikinci şarkıyı dinleme fırsatına da kavuşmuş olduk.
İşte 23 Nisan'da Decca etiketiyle yayınlanacak albümle aynı adı taşıyan "Out of the Game"...
Jennifer Ehle ve Nash Edgerton, Kathryn Bigelow’un Bin Laden Filminde
Kathryn Bigelow‘un adı belli olmayan gerilim filmi,
son yılların favori oyuncularını kadrosuna eklemeye devam ediyor…
Joel Edgerton, Kyle Chandler, Jason Clarke, Chris
Pratt, Jessica Chastain, Mark Strong, Idris Elba, Guy Pearce, Edgar Ramirez’den
sonra projeye dahil olan isimler Jennifer Ehle ve Nash Edgerton oldu. Ehle’nin
adı uzun zamandır kadroya dahil olacağı dedikodularında yer almıştı. Tahmin
edeceğiniz gibi Joel’in kardeşi olan Nash Edgerton ise, bugüne kadar pek çok
filmde dublörlük yapan bir isim.
Shannon Woodward, Anarşist Oluyor
Shannon Woodward, Emma Roberts, John Cusack ve Evan
Pete’li “Adult World”de yer almak için imzayı attı.
Senaryosu Andrew Cochran’a ait olan film, Amerika’da
mezuniyet sonrası hayata göz atıyor. Roberts, erotik kitap dükkanında çalışan
yeni mezun bir şairi canlandırıyor. Haberlere göre Woodward ise, Roberts’ın oda
arkadaşı olan punkçı bir anarşisti canlandıracak. Yönetmenliğini Scott
Coffey’in yapacağı filmin çekimleri şu anda New York’ta devam etmekte.
Milo Ventimiglia L.A. Noir Kadrosunda
Heroes’un yıldızlaştırdığı Milo Ventimiglia bir dizi
filmden sonra beyazcama geri dönüyor. Hemde mafya babasının avukatı olarak.
Frank Darabont’un yeni projesi, L.A. Noir kadrosuna
katılan Ventimiglia, ünlü mafya babası Mickey Cohen’in kirli işlerini halleden
avukat Ned Stax olarak karşımıza çıkacak.
Darabont’un aynı adlı romandan uyarlayacağı dizi,
L.A.P.D. şefi William Parker ile boksör eskisi gangaster Cohen arasındaki
savaşı anlatacak.
TNT’nin önümüzdeki sezon yayınlayacağı dizi için
Darabont, yazarlık ve pilot bölüm yönetmenliği için son hızla çalışıyor.
İlk Afiş: Frankenweenie
Tim Burton’ın animasyon filmi “Frankenweenie” için ilk
poster geldi ve tam da beklediğimiz gibi.
Afişte, üzerinde ‘Sparky’ yazılı bir mezar taşı var. Bir
dakika, bu Sparky mezar taşının arkasına saklanmış bakınan köpek değil mi bu?
Afişin tek kusuru ise Burton’un “Alice in Wonderland”ın
yönetmeni olarak adlandırılması, onca klasiği dolayısıyla yönetmenin adının
önüne film gelmesi gerekmiyorken pazarlama stratejisi yanlış görünüyor.
Yönetmene haksızlık da cabası…
Evet o. Çünkü film, küçük bir erkek çocuğunun aklına
sahip olan ve öldükten sonra geri dönen bir köpeğin hikayesini anlatıyor.
Winona Ryder ve Catherine O’Hara’nın seslendirmeleriyle
renklenecek olan “Frankenweenie”, 5 Ekim 2012’de gösterime girecek.
Antonio Banderas, Pablo Picasso’yu Oynayacak
2011, çeşitli açılardan Antonio Banderas yılı oldu:
Korku dolu “The Skin I Live In” den “Puss In Boots”a kadar. Ama İspanyol
aktörün yavaşlamaya niyeti yok gibi.
Halen daha Fidel Castro’yu canlandıracağı dedikoduları
devam eden aktörden gelen teyit ise, “33 Dias” da Pablo Picasso’yu oynayacağı
yönünde.
Bir biyografi filmi olan yapım, isminden de
anlaşılacağı üzere, ünlü ressamın şaheseri 'Guernica'yı yaratırkenki 33 gününü
anlatacak.
Carlos Saura tarafından yönetilecek filmin çekimlerine
önümüzdeki yaz başlanacak.
“Detention”, “Bernie” ve “Hyde Park Hudson” İçin Yeni Gösterim Tarihleri
Detention – Lisede geçen bir korku komedisi olan filmde başrolde Shanley Caswell ve Josh Huthcerson var. Gösterim tarihi 13 Nisan.
Bernie – Richard Linklater‘ın Jack Black, Matthew McConaughey ve Shirley MacLaine’li kara mizahı, 27 Nisan’da vizyonda.
Hyde Park on Hudson – Bill Murray’ı Franklin Delano Roosevelt rolünde izleyeceğimiz film 7 Aralık’ta gösterime girecek.
Fragman: El Yazısı
23 Mart’ta vizyona girecek olan, Ali Vatansever’in ilk uzun metrajlı filmi El Yazısı’nın vizyon afişi ve fragmanı yayına hazırlandı. Türkiye sinemalarında gösterilmeye başlanan filmin fragmanı www.elyazisifilm.com adresinden de izlenebiliyor.
Bir Fransız turistin gelişiyle tüm taşların yerinden oynadığı kasabada, aşk mektuplarının bir araya getirdiği umut dolu üç hikayenin anlatıldığı El Yazısı’nın başrollerinde Cansu Dere, Wilma Elles, Sarp Akkaya, Sercan Badur, Kenan Bal, Salih Kalyon, Baran Akbulut, Bahtiyar Engin, Ayşe Selen gibi usta isimler ve genç oyuncular bir arada yer alıyor.
Filmin oyuncularından Cansu Dere, Wilma Elles, Sarp Akkaya ve Sercan Badur gibi önemli isimlerin yer aldığı filmin afişi, bu alanın önde gelen ajanslarından IT IS RED tarafından tasarlandı.
Yapımcılığını Terminal Film adına Selin Vatansever ve Oya Özden’in üstlendiği filmin senaryosu da filmin yönetmeni Ali Vatansever’e ait. Medyavizyon dağıtımıyla vizyona girecek olan El Yazısı’nın çekimleri Bolu’nun tarihi Göynük kasabasında, 3 haftada tamamlandı. Göynük’te yaşayanların da destek verdiği filmde yerel halktan birçok kişi rol aldı.
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)