Hayatlarımızı paylaştığımız hayvanlar içerisinde
köpeklerin ayrı bir yeri vardır her daim. Üzerine romanlar yazılan, en çok film
çekilen can dostlarımızdır onlar. Hayatı paylaşır, bağ kurar ve kuşaktan kuşağa
aktarırız. Sevmeyenin bile iki göz göze geldikten sonra bağlandıkları
dostlarımız beyazperdeye sürekli uğrar. Sinemanın hiç vazgeçmediği köpeklere
dair şimdilik son örnek İngiltere’den gelmiş. 2018 yapımı “Patrick” sevimli bir
pug ile tanışma çağrısı…
Patrick, kadın ağırlıklı künyesiyle dikkat çekiyor. Vanessa
Davies, Paul de Vos ve Mandie Fletcher senaryoyu kotaran isimler. Üçlünün ilk
senaryoları... BBC Dizileriyle tanınan Fletcher aynı zamanda yönetmen
koltuğunda oturuyor. 1983 yılında rom-kom “Butterflies” ile yönetmenliğe
başlayan Davies’in filmografisinde yer alan 30 işin en bilinenleri “Blackadder”,
“Tales from the Crypt”, “Stella” ve “Brenda”. Diziler dışında orta metraj
filmler çeken Fletcher ilk uzun metraj sınavını 1994 yılında “Deadly Advice”
ile başarıyla vermiş ama 2016 yılına kadar dönmemiş sinemaya. “Absolutely
Fabulous: The Movie” ile bilinen isim uzun yıllar sonra ilk kez gişeye çıkmış
oluyor. 6 milyon Euro bütçeli filmin oyuncu kadrosu da hayli mütevazı ve
dizilerle tanıdığımız isimlerden oluşuyor. Beattie Edmondson başrolde, Gemma
Jones, Ed Skrein, Emilia Jones, Tom Bennett, Emily Atack ve Jennifer Saunders
da ona eşlik edenler.
Sevimli bir İngiliz hanımefendiyle köpeğinin hikâyesi
“Patrick”, zorunlu birliktelikten doğan değişimi anlatıyor. Pug cinsi sevimli
köpek Patrick ile tanışıyoruz. İngiliz asilzadeleri gibi hayat sürüyor yaşlı
bir kadın ile. Yürüyüşe çıktıklarında yaşlı kadının ölümüyle öykü şekilleniyor.
Ölen kadının cenazesindeyiz. Cenaze sonrası kadının vasiyeti açıklanıyor.
Sevdiği herkese bir eşya bırakan yaşlı kadın torununa da köpeğini bırakıyor.
Sarah Francis ile de böyle tanışıyoruz. Sevgilisinden yeni ayrılmış edebiyat
öğretmeni Sarah itiraz ediyor duruma. Yalvarıyor hatta almamak için. Köpekleri
sevmediğini, apartmanında da izin verilmediğini söylese de büyükannenin bir
bildiği vardır denilerek Patrick ile baş başa kalıyor. Sevimli vasiyet ile
başlayan zorunlu birliktelik de filmin konusu…
Bir köpeğin hayatı nasıl değiştirdiğine dair kendini
iyi hisset filmlerinden biri Patrick. Sarah’ın hayatı zorluklarla başlasa da
öğrencileriyle bağ kurmasına sosyal bir çevre edinmesine yol açıyor Patrick.
Tipik bir hayvansever filmi yani. Özel bir yanı yok, farklı bir konusu yok,
şaşırtıcı sürprizleri yok. Yakışıklı veterinerle tanışma, öğrencilerle
yakınlaşma, meslektaşlarıyla sosyalleşme gibi tipik olaylarla ilerliyor. Az
oyuncu ile aynı çemberden oluşturuyor öyküsünü de. Sarah’ın sevimliliği ve iyi
yansıtılan karakteri sayesinde izlenir kılınıyor. Senaryo gayet iyi ve saat
gibi işliyor. Yer yer eğlendiriyor, güldürüyor ve amacına ulaşıyor. Ne eksik ne
fazla ne de yeni ama kendine ait cazibesiyle iyi vakit geçirten bir film
Patrick.
29 Haziran’da ülkesinde vizyon gören film Şubat
2019’da ev sinemasında görücüye çıkmış. İngiltere’de National Film Awards’ın en
iyi komedi adaylarından biri olmuş. Ödülü alamasa da daha çok izleyiciye
ulaşmış. 94 dakikalık süresini iyi kullanarak içe işleyebilmesinin payı büyük.
Hayatımızı hayvanlarla paylaştığımızda neler olabileceğini anlatan sıcacık bir
öykü Patrick. Hayvanseverler ve İngiliz komedilerini sevenler için biçilmiş
kaftan.
Ben en son köpeklerle ilgili olarak izlediğim film Bethooven'dı ve acayip sevmiştim. Belki bunu da izlerim. Çok teşekkürler :)
YanıtlaSil