♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Easy Virtue / Evlilik Sınavı


Oyunbaz öykü, klasik rekabet

1993’te senaryosu kendine ait suç komedisi “Frauds” ile kariyerine başlayan Avustralyalı Yönetmen Stephan Elliott, başrolünü popüler müzisyen Phill Collins’e teslim ettiği filimle iyi bir başlangıç yapmıştı. İlk filmde gelen ödüllerle yapılan iyi başlangıcı, bir yıl sonra “The Adventures of Priscilla, Queen of the Desert” izledi. Müzikal komedinin uluslar arası başarısı başta Kostüm oscarı olmak üzere 8 ödülle taçlanınca kariyerinin zirvesine çıkan Eliiott 3 yıl ara vermeyi tercih etti. Dönüşü roman uyarlaması ile oldu. “Welcome to Woop Woop” adlı komedi hayal kırıklığından ibaret kalmıştı. 1999’da yine bir roman uyarlaması geldi. Ama bu kez mistik gerilim türüne el atmıştı Elliott… “Eye of the Beholder” Brussel’den ödülde alsa yönetmenin kariyer düşüşü olarak görülen, birçoklarına göre en kötü filmi olarak tanımlanırken, Elliott 9 yıl sonra geri dönüş yapıyor. İstanbul Film Festival’inde yarışma dışı gösterilen film, vizyonda seyircisini bekliyor. Yine bir uyarlama… Bir de üstüne dönem filmi…

Noel Coward’ın oyunundan uyarlanan ilk film de değil. Korku sineması üstadı Alfred Hitchcock’un kariyerinin başında, 1928’de aynı isimle çektiğini belirtmeli. Tabi üstadı heyecanlandıranın gelin hanımın karanlık geçmişi olduğu muhakkak. Hitchcock’un aksine Elliot, öyküsünde gerilime değinmiyor daha hafifmeşrep, daha oyunbaz bir hikaye anlatıyor. Gerilim sosunun aksine düpedüz iyi müzikli bir romantik komedi yapmaya soyunuyor.

Dönem olarak savaş sonrası buhranına denk düşen zaman dilimini kullanan film, tüm öyküsünün altında yaklaşmakta olan saniyeleşmeyi de haber etmeyi ihmal etmeden baş karakterini traktöre bindirirken, savaştan dönüşte kaybolmuş umursamaz bir başka karakteri aracılığıyla da savaş sonrası buhranlarını anlatarak dönemin atmosferini zorlanmadan yakalıyor.

John ve Larita’nın evlendikten sonra, Whittaker malikanesine gelmesiyle açılan film ilk andan itibaren iyi müzikleriyle temposunu ve keyfini de iyi örtüştürerek takibi kolay ve yormayan bir film oluveriyor. İlk andan yaratılan bu zeminin üzerine de tüm oyun alanını kullanmayı ihmal etmiyor. Koca malikane gibi görünen şeyin ardında her şeyle uğraşan bir dominant anne, umursamaz bir baba ve evlenemeyeceklerine inanan iki kız kardeş mevcut. Yeni dönemle birlikte iflasın eşiğinde olmaları da cabası…

Larita’nın Amerika’dan gelmiş olmasıyla başlayan farklı kültürü kabul etmeme durumu, damattan yaşça büyük hali, daha önce evlenmiş olması gibi faktörlerle bir gelin kaynana savaşı da başlıyor… Hayatı tanımamış, hala olgunlaşamamış John’un arada kalmışlıklarıyla tamamen iki taraf arasında geçen mücadele aynı zamanda iki iyi oyunculukla da kıyasıya yaşanan rekabete dönüşmüş oluyor. Muhtemel kazanan Jessica Biel gibi görünüyor, zira filmi taşıyan onun performansı.

Evlenecek koca bulamayan iki şüpheci kız kardeş ve baskın bir kaynana arasında nefes almakta zorlanan Larita’nın amacı bir an önce kendi evlerine geçebilmek. Onu anlayabilen, baskı kurmayan bir tek her şeyin dışında görünen baba olunca bir nebze teselli bulması mümkün olabiliyor ama nafile. Bitmesi zor bir mücadele bu…

Kız kardeşlerin tetiklemesiyle ortaya çıkan, Larita’nın ilk evliliğine ait sırlarla bir parça merak duygusu tetiklenmiş olsa da, hazır yapılmışı varken o yola girmeyen Elliott durumu daha eğlenceli kullanarak kontrolü elinde tutuyor.


Sonuçta sevginin ne olduğu, aşkın nelere kadir olabileceği mesajı ile bitse de film, farklı kültürleri, ahlaki kodlamanın dışındakileri insanları kabul etmesinin zorluğunu işliyor bol bol. Temelde sıkıcı olan İngiliz sosyallikleri fonunda eğlendirmesi de işin artısı. Olanca hafif anlatımıyla birkaç sahnesinde doğal tepki ile gülmek olası, üstelik hiç zorlama sahnelere girişmeden. Bir de yönetmenin anlatımı kuvvetlendirmek için yaptığı kamera oyunları var ki, ortaya çıkan sonuç gayet iyi.Dönem filmi sevmeyenlerin bile iyi müziklerle bezeli olması sayesinde zorlanmadan izleyebileceği keyifli seyirlik “Evlilik Sınavı” ile Elliott sınavını ortalamanın bir parça üstüne bir notla geçiyor. Oyunbaz anlatımıyla eğlendirmesi de cabası…

Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template