♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Avrupalı

Karikatürize karakterlerle dizi havası


"Avrupalı"da, bir Türk ailesi ile Yunan ailesi arasında yaşanan, yasa dışı ve duygusal ilişkiler üzerinden, Türkiye’nin Avrupalılık macerası işleniyor. Cem Davran’ın, bir Türk kızı ile Yunan kızı arasında kaldığı aşk girdabında karar vermekte zorlanırken, arkası kesilmeyen komik olayların birbirini kovaladığı hikayemizde, yoğun mizahın yanı sıra Türkiye’nin ve Türk halkının sorunları da anlatılıyor...
Avrupalılara kendimizi beğendirmeye çalışırken, öz değerlerimizden kaybettiklerimizi de göstermeyi amaçlayan Avrupalı projesi, her ne kadar farklı farklı ülkelere ve birliklere bölünmüş olsalar da, tüm insanlığın, büyük bir ailenin üyeleri olduğu ve sevgiyle Dünya’da akan kan ve gözyaşının son bulabileceği fikrinin altını çiziyor...

NEDEN AVRUPALI?
Avrupa Birliği sürecinde tartışılanlar, yaşananlar, “Türk olma” tanımını hep gündemde tutuyor.
Bu birleşme sonrasında yaşanacak çelişkiler ve doğal durum komedileri kaçınılmaz manzaralar yaşatıyor.
Peki Oryantalizmin ve batılı olma halinin; iki anlayışın, iki kültürün tam ortasında yaşayan bizler acaba nereliyiz?
İşte Avrupalı bu sentezin ortaya çıkardığı komik ama samimi kimlik arayışının filmidir.

AVRUPALI KİMDİR? KİM AVRUPALIDIR?
Avrupalı bir şehir efsanesidir.
Brüksel’de okumuş, ardından zengin olmuştur.
O her yerdedir, ne lazımsa onda vardır, o halleder.
Ata biner, uçak kullanır, golf de oynar.
Herkesin tanıdığı, hayran olduğu, muhtaçlara yardım eden, kimsesiz çocukları okutan, onları hediyelere boğan modern bir Robin Hood’dur sanki.
Kısaca o AVRUPALI’dır.




Filmin basın bülteninden bakıldığında “sentez” vurgusu ön plana çıkıyor. Belki de bu sebeple tercihini kullanan seyirci için her şey bu kadar basit kalamıyor maalesef.
Daha filmin başında neyle karşı karşıya kaldığımız çok belli. Kandemir Konduk dizilerinden aşina olduğumuz bir jenerik müziği ile start alan film, sanki bir tv filmiymiş gibi garip bir jenerikle yapıyor açılışını.
Sonrası da aynı gidiyor. Tamamen karikatürize başkarakterlerle Cem Davran’ın sürükleyebildiği kadar gidiyor ama sonunda duvara tosladığı muhakkak. Politikacı tiplemesi yaratılmak istenmiş ama bu derece gerçeklikten uzaklaşılması inandırıcılığını yitirmesine sebep olmuş.
Cem Davran tamam da sevgilisi rolündeki isimlerin oyunculukla uzaktan yakından alakasız performansları iyice zorlaştırıyor işleri. Yasemin Kozanoğlu’nun artık ısrar etmesi gereksiz. Keza Sema Öztürk içinde durum farklı değil.
Bir politikacı tiplemesini bu kadar gerçek dışı ele almak birde buna kötü oyuncularla cesaret etmek filmin kötü not almasını sağlıyor.

Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template