♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Metropolis’in Psikoloji dizisinden yeni kitap: Kendine Ait Bir Yuva


Metropolis Kitabın psikoloji serisinin yeni kitabı Kanadalı psikolog Sarah Fels Usher’in “Yetişkinlikte ayrılma-bireyleşme mücadeleleri” alt başlıklı “Kendine Ait Bir Yuva” raflarda yerini alıyor. Pası bültene atalım.

Joanne, 53, avukat, annesi ölüm döşeğindeyken: “Sanki elastik bir göbek bağına bağlıyım ve kendimi bildim bileli böyleydim. Annemle birlikte ölüyorum, o mutlu olmadıkça ben de mutlu olamam.” 

Steve, 31, sanatçı: “Annemle aynı oksijeni soluyoruz.” 

Dan, 30, doktoralı bilgisayar mühendisi: “Babam felç geçirdikten sonra bir daha spor salonuna gitmedim. Sanki benmişim, ben sakatlanmışım gibi geliyor.” 

Edna, 52, uluslararası yardım danışmanı: “Annemlere bir şey borçluymuşum gibi hissediyorum. Para filan gibi, onlara çek filan yazmam gerek sanki.” 

Barbara, 50, psikolog, evliliği yüzünden başka bir şehirde yaşayıp çocuk büyütmek zorunda kalmış ama eve dönmek istiyor: “Sanki vücudun kabul etmediği bir organ nakli gibi.”

Bu sözler, psikolog ve yazar Sarah Fels Usher’ın son yıllarda kliniğinde görüştüğü danışanlardan alıntı. Bir danışanı da annesiyle ilişkisini betimlemek üzere gazeteden kestiği “Demokles’in Annesi” karikatürünü göndermiş. (Bu karikatürü e-postada verdiğimiz linkten indirebilirsiniz.) 

Sarah Fels Usher Kanada’nın Toronto kentinde psikolog ve psikanalist olarak çalışıyor, ayrıca halen Toronto Psikanaliz Enstitüsü’nde öğretim üyesi. Kendine Ait Bir Yuva (özgün adıyla Leaving  Home) yazarın üçüncü kitabı. Günümüz toplumlarında bireylerin içsel olgunlaşma ve aileden ayrılma süreçlerinin yavaşladığı tespitinden yola çıkan Usher bu kitapta gelişim sürecinin bir parçası olan ebeveynlerden ve kardeşlerden ayrılma görevini, hayatın daha erken dönemlerinde tamamlayamamış bireylerin ve çiftlerin yaşadıklarına yakından odaklanıyor. 

Kitabı şöyle tarif ediyor Usher: 
“Bu kitapta, çoğu zaman fevkalade zorlu hale gelen evden ayrılma uğraşının içerdiği meseleleri formüle edip psikanalitik açıdan anlamlandırmaya çalıştım. Hikâyelerini dinlediğim danışanlarımın bakış açısına göre ortada sanki tek taraflı bir ilişki vardı: ‘Ebeveyn(ler)im yakamdan düşmüyor.’ Oysa ben danışanlarımın serbest bırakılmama, ebeveynlerinin veya kardeşlerinin ilgisine, endişesine ve kılavuzluğuna tutunmaya devam etme arzularını da duyabiliyordum anlattıklarında.”

Kitapta Margaret Mahler’in kuramını genişleten Sarah Fels Usher, diğer pek çok kuramcıyla birlikte Loewald ve Modell’ın metinlerini de meseleye dahil ederek yetişkin danışanların ayrı bir hayata sahip olma hakkını öne çıkarıyor. Ödipal galip (veya mağdurların) ikilemlerini, içlerine yansıttıkları aileye karşı sorumluluk hislerini ve bunun sonucunda gerçekten bireyleşmiş yetişkinler olamayışlarını tarif ediyor. 

Kardeşlerden ayrılmanın zorluğunu kitapta yine analitik çerçevede ele alan Usher’ın çift terapisi deneyimi, ortaya koyduğu kurama yeni ve güçlü bir boyut katıyor. Ayrıca danışanların yeniden yakınlaşma alt evresini tatmin edici bir şekilde tamamlamalarına yeterince destek olma bağlamında meslektaşlarına duyduğu güveni de kitap boyunca sezdiriyor Usher. 

Usher’ın şu sorusu da hayli can alıcı: “Terapistler danışanlarının terapiyi sonlandırmasına izin verebilir mi?” Terapist kendi ailesinden ve elbette analistinden ayrılmayı başarmış mı? Ayrılmayı başaramamış bir terapistin danışanlarının yaşadığı zorlukları da inceleyen Usher, terapiyi sonlandırma zamanı geldiğinde kuşaklar arası cereyan eden bu çetin meselelerin herkesin tadını kaçıracak şekilde nasıl su yüzüne çıktığını anlatıyor. 

Danışanları ayrılma-bireyleşme perspektifinden dinlemek yeni bir yaklaşım değil, fakat Usher’ın yetişkinlik yaşamının diğer alanlarında gösterilen başarıyla bu meselelerin çoğu zaman nasıl gizlendiğine dikkat çekmesi yeni. Kendine Ait Bir Yuva, sadece psikanalistler, psikanalitik bir yaklaşımla çalışan yetişkin terapistleri ve klinik psikoloji eğitimi alan öğrenciler için değil, daha derin bir öz farkındalık kazanmak isteyen psikolojiye meraklı okurlar için de önemli bir kaynak.

“Bu dopdolu kitap, Margaret Mahler’in geliştirdiği çocukluktaki ayrılma-bireyleşme paradigmasını yetişkinlerin ruhsal gelişimine uyarlıyor. Yetişkinlikte yaşanan ayrılmaya dair dönüm noktalarını ve ayrı oluşla alakalı müzmin çatışmaları ele alan Usher’ın bu kitabı ebeveynlerin, hocaların ve terapistlerin himayelerindeki bireylere yönelik empatilerini kuvvetlendirmelerine yardımcı olacak sağlam bir kaynak. Usher son derece başarılı bir çalışma ortaya koymuş, ne kadar takdir ve teşekkür etsek eksik kalır.”  Dr. Salman Akhtar / Psychoanalytic Center of Philadelphia

Sarah Fels Usher: Kanada’nın Toronto kentinde psikolog ve psikanalist olarak çalışmaktadır. Daha önce Toronto Psikanaliz Cemiyeti’nde başkanlık ve Temel Psikanalitik Perspektifler Programı’nda kurucu direktörlük görevlerini üstlenmiş olan Usher, halen Toronto Psikanaliz Enstitüsü’nde öğretim üyesidir. Canadian Journal of Psychoanalysis/Revue Canadienne de psychoanalyse’de İngilizce kitaplar editörü olarak da çalışan Usher’ın yayınlanmış iki kitabı daha bulunuyor: What is This Thing Called Love? (2007) ve Introduction to Psychodynamic Psychotherapy Technique (2013).

Kendine Ait Bir Yuva / Sarah Fels Usher
Alt başlık: Yetişkinlikte ayrılma-bireyleşme mücadeleleri
Özgün adı: Leaving Home: Separation–individuation struggles in adult life
Türü: Psikoloji / aile ilişkileri, ayrılma-bireyleşme, gelişim psikolojisi
Çeviri: Cansen Mavituna
Metropolis Yayıncılık, Mayıs 2022 / 1. baskı
168 sayfa
36.00 TL

Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template