Fransız roman yazarı ve felsefe profesörü Muriel Barbery’nin, aklını ve entelektüelliğini kasten gizleyen bir apartman kapıcısı olan Renée Michel'in bu özelliklerinin dengesiz fakat büyümüş de küçülmüş gibi görünen bir kız çocuğu olan Paloma Josse tarafından keşfedilmesi konu alan romanı “L’élégance du hérisson”, “Kirpinin Zarafeti” adıyla yeniden raflarda...
2006 yılında yayımlanan roman kısa sürede büyük ilgi görmüş ve hızla çok satanlar listesinde tırmanışa geçmişti... Birçok dile çevrilen roman, yılın en önemli eserlerinden biri olmuş ve iki yıl sonra Türk okurlarla da buluşmuştu... Turkuvaz Kitap etiketiyle yayımlanan roman bizde de çok ilgi gördü... Özellikle satır altlarını çizmeyi seven okur için adeta hazine olmuştu...
Göze çarpmayan güzellikleri yücelten, sınıflar ve nesiller ötesi bir dostluğu konu edinen zarif ve etkileyici roman, Turkuvaz kitapta yaptığı beş baskıya rağmen raflarda tükenmişti... Önersek bile kimse bulamıyordu... Nihayet yeniden okurun karşısında... Aynı çeviriyle, yeni kapağıyla “Kirpinin Zarafeti” Kırmızı Kedi Yayınevi etiketiyle artık raflarda...
Paris’in merkezinde, gösterişli bir apartmanda, müzik, resim ve felsefe meraklısı, Rus edebiyatı ve Japon sineması tutkunu elli dört yaşında bir kapıcı kadın. Son derece zeki ve üstün yetenekli ama içe dönük ve yaş gününde intihar etmeyi planlayan on iki yaşında bir kız çocuğu. Bu iki utangaç özel insanı birleştiren bağ binaya yeni taşınan kibar Japon beyefendisi olacaktır. Sessiz insanların zengin iç dünyalarında gelişen, göze çarpmayan güzellikleri yücelten, sınıflar ve nesiller ötesi bir dostluğu konu edinen Kirpinin Zarafeti, pek çok ülkede yayımlanmış, milyonlarca okura ulaşmış, zarif ve etkileyici bir roman.
“Her şeyin, özellikle de hayata dair mutlak olguların ne kadar pamuk ipliğine bağlı olduğunu gösteren nefis bir kitap.”
Le Soir
“Barbery hayatın küçük keyiflerini, her şeyin Marcel Proust’un o sonsuz nostaljisi ile dengede olduğu muhteşem anları yakalamayı başarıyor.”
L’Express
Altı çizili cümleler...
"Bazı insanlar seyrettikleri şeydeki içkin yaşamı ve soluğu kavramakta yeteneksizdirler ve ömürlerini insanlar üzerine sanki otomatmışlar gibi, şeyler üzerine de sanki hiç canları yokmuş ve öznel esinlere rağmen, bu konuda söylenebilecek şeyle özetlenebilrilermiş gibi söylevde bulunarak geçirirler."
"Yoksul olmak, çirkin olmak ve üstelik zeki olmak, bizim toplumlarımızda insanı kasvetli ve kanmayacağı parkurlara mahkum eder ki bunlara erkenden alışmakta yarar vardır. Güzellik oldu mu her şey bağışlanır, kabalık bile. Zeka ise sanki durumun doğru bir ödünleyicisi değil gibidir; doğanın en yoksul çocuklarına sunduğu bir dengeleyici olarak görülemez; daha ziyade gereksiz bir oyuncak gibidir, mücevherin değerini yükseltir. Çirkinlik ise zaten daima suçludur."
"Hayatta kalmaya mahkum olan, sonra da bir akşam vakti zevki sezen, basit ve yüce şeylerin erdemlerine duyulan temel özlemi saptıran tüm yapay iştahların boşunalığını, söylemlerin yararsızlığını, kimsenin kaçamayacağı yavaş ve korkunç düşüşü, ama buna rağmen, sanatın zevkini ve korkunç güzelliğini insanlara öğretmek üzere elbirliği eden duyuların muhteşem şehvetini kavrayan bir insan, soyunun ağır ağır olgunlaşmasını anlar."
“Sanat neye yarar? Zamanın içinde, hayvani mantığa indirgenmesi pek mümkün olmayan duygusal bir yarık açarak, şimşek gibi gelip geçen kısacık bir an bizde kamelya yanılsaması yaratır. Sanat nasıl doğar? Tinin duyumsal alanı yontma kapasitesinden doğar. Sanat bizim ne işimize yarar? Duygularımızı şekillendirir ve görünür kılar. Bunu yaparken de özel bir biçim dolayısıyla insani duyguların evrenselliğinin somut örneği olan bütün eserlerin taşıdığı sonsuzluk damgasını duygularımıza basar.”
Özgün Adı : L’élégance du hérisson
Yazan : Muriel Barbery
Çeviren : Işık Ergüden
Editör : Mert Tanaydın
Dizisi: Dünya Edebiyatı / Bestseller
Türü : Roman
Sayfa : 304
Boyut : 13.5 x 19.5 cm
Kağıt Cinsi : 3. hamur
ISBN : 978-605-4927-82-1
Fiyatı : 22 TL
Yorum Gönder