♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Goosebumps : Kitaplardan Taşanlar

Serinin ilk kitabının yayımlandığı 1992 yılından bu yana dünya çapında 32 dile çevrilerek 400 milyonluk satışı ile tüm zamanların en büyük kitap serisi olan “Goosebumps”, sadece satışla kalmamış eleştirmenlerin beğenisi de alarak küresel en çok satanlar listesinin de uzun süreli hakimi. R.L. Stine’in de gelmiş geçmiş en iyi çocuk kitabı yazarlarından biri olarak kabul edilmesini sağlayan edebiyat fenomeni 3D olarak beyaz perdede.

R.L. Stine’ın “Goosebumps” kitaplarına dayanan, Scott Alexander ve Larry Karaszewski’nin hikayesini yazdığı filmin senaryosunu ise Darren Lemke kotarmış. Yönetmen koltuğundaysa animasyondan geçiş yapan Rob Letterman oturuyor. “Shark Tale” ve “Monsters vs. Aliens”ın yönetmenlerinden biri olarak adını duyuran Letterman, 2010’da “Gulliver's Travels” ile tek başına ilk sınavını vermiş ve aile eğlencesi sunmuştu. Ünlü yazarı Jack Black canlandırırken, Dylan Minnette, Odeya Rush, Amy Ryan, Ryan Lee ve Jillian Bell de ona eşlik edenler.

Babasının ölümüyle sarsılmış genç delikanlı Zach ile tanışırız. Büyük şehirden küçük bir kasabaya taşınmasının hayal kırıklığını taşındıkları evin yanındaki Hannah ile karşılaşınca unutur. Bir de arkadaş edinir ama bir akşam komşusundan gelen seslerle irkilir ve Hannah’ın hayatının tehlikede olduğunu düşünerek müdahale etmeye girişir. Hannah’ın babasının yazar Stine olduğu ve kitaplardaki yaratıkların gerçek olduğunu öğrenince her şey değişir. Kazara serbest kalan yaratıkların kitaplara geri kitlenmeleri ve kasabanın kurtarılması gerekir...

Goosebumps kitaplarının yayıncısı, filmin de yapımcısı olan Deborah Forte, “‘Goosebumps: Canavarlar Firarda’da korkmak eğlenceli. Seri okuyucuların kendilerini olağanüstü durumların içinde bulan özdeşleşebildikleri çocuk karakterlerle doluydu; üstüne üstlük, hikayelerin sonlarında çocukların sevdiği müthiş sürprizler vardı! Goosebumps en isteksiz okurları bile kendine çeken bir fenomen oldu.” diyerek durumu özetlemiş. Süreçte en büyük zorluğun serinin hangi kitabını uyarlayacaklarına karar vermek olmuş. Seçebilecekleri 200 farklı kitap yerine “Kitaplardan ya da televizyon dizisinden daha büyük bir deneyim yaratmak istedik. Senaryonun bir yandan Goosebumps kitaplarının gerçek özünü yakalaması, bir yandan da seyirciler için büyük bir sinema macerası sunması gerekiyordu” diyor Forte. Çocukların özdeşleşebileceği bir hikayenin tadını çıkarmayı hedeflemişler özetle. 

Eğlence macera ve korkunun harmanını “Komik ile korkutucunun bu kombosu birlikte çok iyi gidiyor; fıstık ezmesiyle jöle gibiler” sözleriyle tanımlamış Jack Black. Bu konuda en önemli kaynağı da yazardan aldığını belirtmiş: “R.L. Stine’la buluştuğumuzda, verdiği tek öğüt buydu; tarzına sadık kalmamız. Senaryoya bayıldı, kendisini benim canlandıracak olmama bayıldı ve bize iyi dileklerini sundu.”

R.L. Stine ise beklentilerini bulduğunu söylemiş: “Benim için en önemlisi şuydu: Film kitaplarımızdaki korku ve mizah karışımının aynısına sahip mi? Uyumlu mu? Filmin güldürmesi ve aynı sürprizlere ve beklenmedik gelişmelere sahip olması şarttı. Ben Goosebumps kitaplarını ‘güvenli korkutucu’ olarak niteledim çünkü çocuklar ne beklemeleri gerektiğini biliyorlar. Bu ürkütücü yaratıklarla birlikte tüm macera boyunca güvende olacaklar. Dolayısıyla, senaryoyu okuduğumda çok mutlu oldum; tıpkı kitaplardaki hissi veriyordu.”

Yapım notlarına bakılırsa ne düşündülerse başarmışlar. Goosebumps, tam olarak nasıl düşünüldüyse öyle olan filmlerden. Eğlence için bahane arayan filmlerden. Herhangi bir alt metne, mesaja, altı çizilecek cümlelere ve ciddiyete hiç gerek duymayan aksine zıvanadan çıkmak için fırsat kolluyor. Anlaşılması ve takibi olabildiğince kolay bir aile eğlenceliği olmak için her şeyi basit tutarak animasyon tadı taşıyor. Gerçeklik için fazlasıyla fantastik. İyileri ve kötülerini de, aralarındaki mücadeleyi de iyi belirleyerek sürüklüyor. Özellikle oyuncak noel baba ile baş kötümüz kukla Slappy filmin can damarları. Küçük büyük herkes birlikte izlesin, büyükler eğlensin, küçükler korkmasın ama ürpersin, korkunun gücünü görsün hedefi başarıyla uygulanmış ve ortaya zamanı su gibi akıtan 103 dakikalık bir eğlence çıkmış. İyi senaryosuyla hiç teklemeyen film, süpriz final bonusu da dahil olmak üzere seyircisine istediği ne varsa vererek arkanıza yaslanın ve tadını çıkarın diyor. Hiç bir şey düşünmeyeyim, kafamı boşaltayım ve eğleneyim diye düşünenler için biçilmiş kaftan.


Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template