♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Beneath : Madende 72 Saat

Yıllardır içimizi yakan maden facialarına tepki gösterirken, halen hiç bir önlemin alınmamış olması ve en küçük bir adımın bile atılacağına dair umudumuzun olmamasının üzerine yeni ölüm haberleriyle karşılaşmaya devam ediyoruz... Ülkemizde maden işçilerinin ölümü pisi pisine olurken, diğer ülkelerde çoktan aşılmış sorunlar... Bu yüzden de gerilim filmleri için ancak kaçış rotası olmakla kalabiliyorlar uzun süredir... 2013'te Brackett Kömür Madeni'nde meydana gelen göçükte bir grup çalışan yerin neredeyse 200 metre altında mahsur kalınca aynı yıl filme dönüşmüş... Gerçek olaylardan esinlenen “Beneath”, mahsur kalınan o sürede neler olduğuna dair kendi teorisini sunuyor...

Ağırlıklı olarak televizyona çalışan ikili Patrick Doody ve Chris Valenziano’nun kotardığı senaryoyu peliküle aktaran isim Ben Ketai... Kısa filmlerin ardından 2007’de mini dizi “30 Days of Night: Dust to Dust”la ekrana geçiş yapan yönetmen, ilk uzun metrajına da “30 Days of Night: Dark Days” ile 2010’da imza atmış ve ev sineması pazarında beklenen ilgiden fazlasını görmüştü... Üç sezonu deviren “Chosen” ile adını duyuran Ketai, ikinci uzun metrajında yine video pazarında ama bu kez daha büyük oynuyor... Tanınmış simalardan oluşan oyuncu kadrosunun başını “Lost”un Frank Lapidus’u Jeff Fahey ve Kelly Noonan çekerken, onlara Brent Briscoe, Kurt Caceres, Eric Etebari, Joey Kern, Rene Rivera, David Shackelford ve Mark L. Young eşlik ediyor... 

Gerçek bir olaydan esinlenilmiştir uyarısıyla, olayını hatırlatan “Beneath”, kurtarma ekibinin kısa sahnesiyle yaptığı kısa açılışın ardından dört gün öncesine dönüyor ve kendimizi bir barda eğlencede bulunuyoruz... Madende 35 yılı deviren George Marsh’ın emeklilik kutlamasındayız, son işbaşı eğlencesinden bir gün öncesinde... Kadehler kaldırılırken işin zorluğu konuşulduğu sırada kızının da madene inip ortamı görme isteğine ekip olumlu yanıt veriyor... Sadece bir kaç saatten bir şey olmaz diyen çoğunluğun aksine, kadının uğursuzluk getireceğine inananlar da mevcut... Erkenden yola düşen baba ile kızı hazırlıklarını yapıyor ve madene inmeleriyle olaylar başlıyor...

Minik detayları atlamayan film, işe gitmeden önce karısına not yazan adamı gösterirken durumu sulandırmadan, ajite etmeden işlediğini de belirtmiş oluyor... Ketai’nin amacı her şeyi kendi doğallığında sunmak ve klostrofobik atmosferden gerilimi çıkarmak... Zaten göçük altında kalan bir grup insanın ölümle arasındaki incecik çizgisinin zamanla yarışması başlı başına bir gerilim... Hepimizin bildiği ihtimaller de diğer etkenler... Şapkadan tavşan çıkarmaya kalkışmayan senaristlerle yönetmenin uyumu sayesinde iyi bir öykü kolayca kurulmuş oluyor... Görüntü yönetmeni Timothy A. Burton da iyi iş çıkarınca, geriye göçük anından kurtarılmaya kadar geçen 72 saate dair teoriyi keyifle izlemek kalıyor... Ketai çok iyi iş çıkarmış...

89 dakikalık gerilim, yan öykülerini de kuruyor, ihtimalleri de sıralıyor... Gerilim için acele de etmiyor... Makyajlar ve efektler de gayet başarılı... Aşırıya kaçmadan, gerekli anlarda devreye girmesi de bu başarının altında yatan sebep... Bu tür filmlerde mutlaka bir yerden sebep sonuç ilişkisi fışkırır ve tüm filmi alaşağı eden bir basitlik fışkırır genelde... O konuda da iyi Beneath, açtığı yan öyküyü net bir yorumla ilişkilendirmeyerek doğruyu yapıyor... Aynı doğru adımı da ucu açık finaliyle atıyor... Kazanan her daim insan ya da mantık olmaz her zaman... Bu açıdan bakıldığında, genel izleyiciye pek uymayan bir son içerdiğini belirteyim...

Prömiyerini geçtiğimiz yıl Screamfest Horror Film Festivalde yapan “Benath”, aday olduğu tüm dallarda ödül alarak altıda altı yaparak taçlanmıştı... Ününü de bu festivale borçlu... İki festival daha gezdikten sonra Temmuz itibariyle sunulduğu ev sineması pazarında da aynı övgülerle taçlanıyor... Özellikle de "The Descent"i sevenlerin yoğun ilgisi mevcut...

Madende yaşanan göçük, saniyeler içinde gerçekleşiyor ve ekip kendini o meşhur yaşam odasına atıyor... Bizde bir türlü her madene koyulamayan o odanın ne kadar önemli olduğunu görmek, içimizi yakıyor... Teorisini gayet mantıklı şekilde, gösterişe kaçmadan ve acele etmeden işleyen “Beneath”, klostrofobik ortam gerilimi arayanlar için bulunmaz nimet...


Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template