♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

İkinci El Kimono Dükkânı: Maskenin Çağrısı


İnsanın kendini çaresiz hissettiği, gerçeği kabullenmekten kaçındığı anlarda vücudu yerinde dursa da zihni hep bir kaçış arayışındadır. Bu arayış da genellikle yaratımla olur. Bulamadığı alternatifi kendi zihninde yaratır insan. Düş dünyasında başka bir kapı açar. O kapıdan, yalnızca kendisine ait olduğuna inandığı bir dünyaya adım atar. Yarattığı bu alternatif gerçeklik bir kaçış gibi görünse de rahatlamak için sığınılan yerdir. Dünyanın büyük travma dönemlerinde yazarların zihni o kaçışlara yönelmiş ve büyük başyapıtlar da tam o dönemlerde çıkmıştır. “Peter Pan”ın var olmayan ülkesinin savaşta ölen onca çocuğun akıbetine açılan bambaşka bir kapı olması gibi sayısız örnekten bahsedebiliriz. Kurgunun sıklıkla başvurduğu bu kaçış formülünü uygulayan bir kitaba daha kavuştuk. “İkinci El Kimono Dükkânı” sayfalarını çevirecek okuru başka bir dünyaya çağırıyor. 

İkinci El Kimono Dükkânı okurla ilk olarak 2022 yılında sessiz çizgi roman olarak buluşmuş. Bu baskının gördüğü yoğun ilginin karşılığını da “Uluslararası Manga Ödülleri”nde Bronz ödül kazanarak almış. Sonrasında hikâyeye ağırlık veren genişletilmiş versiyon ile yeniden okur karşısına çıkmış. Athica’nın yeni serisi “Light Novel”in üçüncü kitabı olarak Özlem Esmergül’ün çevirisiyle hayli şık bir edisyonla raflarda yerini aldı. Kuşe kağıda renkli basılan kitabın terim dizini de ekli edisyonu atmosferi katlayarak Kratochvílová’nın zihninden geçenlere en yakın halini sunuyor olsa gerek.

Çalışmalarında Angry Albatros mahlasını kullanan Çek illüstratör Katarina Kratochvílová, analog ile dijital dünyayı aynı potada eritmeyi seven bir isim. Genellikle dergi kapakları, çocuk kitapları ve oyunlar için üretiyor. Kendi sesini, çizgisini bulmuş ayırt edici bir özelliğe sahip bir sanatçı. Çocuk ve genç yetişkin dünyasına yönelik işler çıkaran Kratochvílová’nın beslenme kaynakları da sıklıkla halk sanatları ve japon kültürü. Kendine özgü çizimleri bu zengin harmandan oluştuğundan kitabı elinize aldığınızda bunun bir japon’un elinden çıkmadığını görünce şaşırıyorsunuz. 

Adından anlaşıldığı üzere bir İkinci El Kimono Dükkânı’nda başlıyor hikâye. Sessiz ve huzurlu bir ortamda renk renk kimonolarla zenginleşen bu yerin sahibi büyükanne ve torunu Suzu ile tanıştırıyor okuru. Her şeyin yıllarca aynı kalmasıyla istikrarlı bir yer. “Şüphesiz, burası zamanın içinde kaybolmuş bir yer… Huzurunu bozma isteğime rağmen beni fazlasıyla büyülüyordu bu sükûnet.” diyor Suzu ve ekliyor: “Kimono dükkânı, hikâyeleriyle ve müşterileriyle, benim gibi insanları kendine çeken güçlü bir girdap gibidir adeta. Bu girdabın içinde, asla bozulmayan bir huzur vardı.” Kimononun nelere kadir olduğunu da anlatıyor. “Kimono kumaşlarının üzerindeki desenlerin renkli bir nehir gibi akışı, beni her zaman etkilemiştir. Parmaklarımı karmaşık çiçek desenlerinin üzerinde gezdirdiğimde, kumaşa gömülmüş anıları hissedebiliyordum sanki.” Geleneksel kültürün, kıyafetlerin günümüzde temsil ettiği şeyleri yitirmesine dair de bir sözü var. Sınıf arkadaşları tarafından dalga geçilen Suzu’nun “Sonrasında fark ettim ki, hepsi aynı görünmek istiyorlardı aslında; aynı saç bandı, aynı gömlek, aynı elbise… Birlikte benzer desenlere ve tonlara sahip bir saksağan sürüsü gibi görünüyorlardı da zaten. İşte o zaman, onların farklı olmaktan korktuklarını hissettim. O andan itibaren kimono, benim için her şeyden önce, ‘farklı olma cesareti’ anlamına geldi.”

Adını tören enstrümanı bir zilden alan Suzu’nun büyükannesinin sık sık doktora gitmek zorunda kalması ve giderek kötüleşen sağlığının onu kaçınılmaz sona sürüklediğini öğreniyoruz. Kimono çekmecesindeki bir maske ile her şey değişiyor. “Bu maske seni bekliyordu… Başka dünyalara yolculuk etmek için cesaretin olmalı… Bu maske bir tek seni bekliyordu.” cümleleriyle fantastik evrenin o seçilmiş kişisinin peşinden maceraya atılıyoruz. Tedavisi olmayan bir hastalıktan dolayı sayılı günleri kalan büyükannesini sağlığına kavuşturmaya ek olarak kendisiyle ilgili gerçekleri öğrenmek için bir arayışa çıkar Suzu. Elbette hem zamanla yarışmak hem de bu gizemli dünyayı keşfetmek zorundadır. Yine renkler, dokular ve özgünlükle dolu bir dünyada arayışla ilerliyor hikâye. Kaçınılmaz sonla karşılaşıldıktan sonra açılan başka diyar ve çözümü orada arama, alternatif bir gerçek yaratma formülü giriyor devreye. 

Kratochvílová benzer öykülerde sıklıkla başvurulan farklı türlerin öğelerini alma klişesine uğramadan aynı tonda ilerliyor. Ekstra soslarla ya da karakterlerle bölünmeden başladığı gibi minimal ilerliyor. Tahmin edilebilir bir ilerleyişle okura istediğini de veriyor. Hikâyenin gücü de tam olarak burada zaten. Bir annenin çocuğuna anlattığı bir masal gibi… Kısa, öz ve sıcacık.

Her yaştan okuru içine çekebilecek bir hikâye sunuyor İkinci El Kimono Dükkânı. Çizimlerin de etkisiyle oluşan güçlü atmosferi okuru hemen içine alırken maskenin çağrısına uyan herkesi başka dünyalara sürükleyerek bir solukta bitiyor. Japon kültürünün sembolizminden beslenmesi, özgün tatlar barındırması ve farklı olma cesaretine dair teşvikiyle çok sevilesi bir diyar. “İkinci el kimono dükkânımızın kapısı herkese açık. Dikkatli bakın yeter.” diyor ki, hiç tereddüt etmeden çağrıya uyanları keyifli anlar bekliyor.

Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template