Elinizde klişe de olsa iyi bir hikaye varsa ve mantık hatalarını en aza indirgeyerek bunu senaryoya dönüştürmeyi başarabilirseniz artık filme dönüşmesi için önünüzde hiçbir engel yok. “Buluntu” türü imdadınıza yetişiyor ve düşük bütçe ile filmi kotarmanızı sağlıyor. Bu sayede en inanılmaz hikayeyi bile gerçekçi hale getirmek mümkün. İlk filmlerini kotaran Derek Lee ve Clif Prowse “Afflicted” ile derslik örnek çıkarmış.
Yaklaşık 15 senedir, küçüklüklerinden beri birlikte çeşitli kısa filmler yazıp, yönetip, çekip, oynayan Clif Prowse ve Derek Lee ikilisi, 2002’de 16mm’lik kısa filmleri “Waterfall”un Montreal World Film Festival, Fimfest Hamburg ve Northwest Film & Video Festival’deki başarıları ile ilk adımı atmışlar. 2004’te “No Backing Out” ile Cinemuerte International Horror Film Festival’de Eleştirmen ve Seyirci Ödülü aldıktan sonra 2007’de “The Shell” ve 2009’da “Snakehead” isimli kısa filmleriyle yine pek çok ödülün sahibi olarak dikkat çekmeyi sürdüren ikili kaçınılmaz olarak ilk uzun metraj projesine girişmiş. Televizyon ve sinemada işlenen vampir profilinden hoşlanmadıklarını fark ederek konuya farklı bir açıdan yaklaşmaya karar vermeleriyle proje de belirlenmiş.
“Öncelikle vampir olmaya başlamanın bir kabusa dönüşmesini, temel farkındalıkları ve ‘Hayatta kalmak için insan kanıyla beslenmen gerekse ne yapardın?’ sorusunu işlemek istedik.” diyen Prowse’a göre hikaye bu noktada patlak veriyor. Popüler kültür malzemesi haline gelmiş vampir profilinden uzak kalarak daha karanlık, daha ürkütücü bir vizyonla ilerleme istekleri, “Projeyi duyduğumda bunun tam olarak bir ‘Anti-Alacakaranlık’ çizgisinde olduğunu fark ettim.” diyen yapımcının da gönlünü kazanmalarını sağlamış.
Prowse ve Lee, “Vampirizmi daha çok, insanları biyolojik olarak etkileyen, onları vahşi, psikolojik travmalar içinde kendini bilmez hareketlere sürükleyen bir hastalık olarak göstermeye çalıştık. Yaygın görüşle zihinlerde yer eden günümüzün seksi vampirleriyle hiçbir ilgisi olmazken, insanların, başka insanların kanıyla beslenmek zorunda kalınca düşebileceği etik ikilemlerin olaya olabilecek muhtemel etkileri üzerinde de durmaya çalıştık.” sözleriyle bakış açılarını belirtiyor. “Bu bakış açısıyla karakterlere daha otantik ve içi dolu hikâyeler yazabilmeyi başardık ve bunu yaparken de seyircinin bir an için kurgudan uzaklaşıp kendini gerçek hayatın içinde hissedebilmesi için uğraş verdik.” diyen Prowse ve Lee, “Senaryoyu yazarken, hayatlarının sonuna kadar dünyayı dolaşıp, seyahat etmek isteyen insanları hikâyenin içine kolayca çekebileceğimizi biliyorduk. Ama kimse bu mutlu, heyecan ve eğlence dolu seyahatler içinde vampire dönüşüp ortalığı kan gölüne çevireceğini aklının ucundan geçirmez. Bu da film içinde, konusunu, gidişatını kestirebilseniz bile ister istemez bir şaşkınlık unsuru yaratıyor.” sözleriyle devam ediyor. El kamerasıyla amatör çekim tarzının onlara ne kadar uygun olduğunu da, küçüklüklerinden beri arkadaş olduklarının altını çiziyor ve birlikte rol aldıklarında, birbirlerinin karakterlerine daha da güç kattıklarını herkesin gördüğünü belirtiyorlar. İkili düşük bütçeli filmlerini dört bölgede yedi kişilik bir ekiple bir ayda kotarmış. Herkesin kendi ismiyle oynadığı filmde ikiliye Baya Rehaz ve Benjamin Zeitoun eşlik ediyor.
“Afflicted” ikilinin direk kendi isimlerini kullanarak başrolleri de paylaşmalarıyla belgesel tonuna daha yakın başlıyor ve daha çok tatil günlüğü gibi ilerliyor. Bu günlük meselesini de iyice destekleyerek gerçekçilik kazandırıyor. Kendilerini oynayan ikili, dünya turuna çıkıp her şeyi belgeleyecek ve bunları da blogda yayınlayarak belgesel haline getirecek. Bir yıldır konuştukları tatile çıkarken, izleyiciye bunun bir korku gerilim değil kurgu belgesel olduğunu göstermiş de oluyorlar. Derek’in beynindeki damar sıkışmasını onu her an ölümle burun buruna getiriyorsa da büyük cesaretle maceraya atılıyor. Hastaneye yeniden dönmek istemediğinin altını çiziyor, bu tur bitmeli!
Çok sürmeden ilk gariplik ortaya çıkıyor. Arkadaşlarının gazıyla bir kızla gece geçiren Derek’e bir haller olmaya başlıyor ve bu tuhaflıkları da filmin sonuna kadar izliyoruz. Adını koymaları, kuralları anlamaları gibi değişim sürecini de hayli akıcı bir şekilde veriyor ikili. İkilinin vampir mitini farklı anlatma çabasının sonucu olarak izleyicinin da neler olduğunu anlaması gecikiyor ki bu da çok doğru bir tercih. Aslında çok basit olan konuyu basit ama çok iyi efektlerle gerçekçi bir şekilde işlemeyi başarmışlar. Ne başında ne de sonunda tipik buluntu filmi uyarılarının verilmemesi de filmin artılarından. “Gerçek bir olay” ve benzeri cümleleri kullanmıyor ikili. Bu bir buluntu film değil, amatör kamera ile kotarılmış bir tatil günlüğü.
“Chronicle”ın açtığı yoldan ilerleyen “Afflicted” doğru seçimlerle çok iyi kurduğu atmosferiyle seyircisini sonuna kadar sürükleyen bir film. Zorlamadan, abartmadan hayli samimi ve gerçekçi… Bol miktarda da mütevazı… Yer yer aksiyon oyunlarını andıran sahneler de barındırsa da hikayeyi el kamerasıyla anlatmanın tadını çıkarıyor ve izleyicisine çıkarttırıyor. Eksilerine gelince… Tüm gizemin çözülmesiyle başlayan ikinci yarının bu kadar aksiyona gömülmesi, mantık hatalarını görmezden gelmemizi zorlaştırıyor. Kurgudan uzaklaşıp kendimizi gerçek hayatın içinde hissedebilmemizi isteyen ikili, ikinci yarıda bu hissi bolca zedeliyor. Derek’in değişiminin sadece fiziksel kalması diğer önemli eksi. Ruh hali ve karakterindeki değişimi işleme konusunda yetersiz.
Bildik konusunu evdeki hesabı çarşıya uydurarak anlatmayı başaran ve doğru tercihleriyle seyircisine keyifli bir 85 dakika içeren “Afflicted” başarılı bir ilk film. Beklentisiz ve hataların üzerinde durmadan izleyerek hikayenin akışına kapılmakta fayda var.
Yorum Gönder