George Orwell’in başyapıtı “1984”te vurguladığı “Big Brother” ne ilginçtir 2000 yılında milad oluşturan TV programına adını vermiş ve yeni bir çılgınlığı başlatmıştı. Andy Warhol’un “Herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacaktır.” sözünü de doğrulayan dönem tüm dünyayı etkisi altına alarak öyle büyüdü ki “Biri Bizi Gözetliyor” formatının farklı versiyonları yıllar içinde seyirciye sunuldu. Dünyadaki örneklerinden olduğu gibi ülkemizdeki versiyonlarından da starlar oluştu. O starların hayatları mercek altına alındı, kayıplar verildi ve popüler kültür kendi yarattığı madeni bolca işledi ve işlemeye de devam ediyor. Bu reality şovların en temel düsturu yarışmacı ekibin seçimleri. Olabildiğince uyumsuz kişileri bir araya toplayıp çatışmalarını ve gruplaşmalarını beklemek de izlenirliği yaratıyor. Reyting canavarını beslemek için yapılacaklar da burada başlıyor. 1 Haziran’da Lifetime’da başlayan yeni dizi “UnREAL” o müdahaleleri ve manipülasyonları konu ediniyor.
Dizinin yaratıcıları Marti Noxon ve Sarah Gertrude Shapiro… İki kadının işin içinde olmasının diziyi daha gerçekçi hale getirdiğini her saniye görmek mümkün… Shapiro “UnREAL”in asıl yaratıcısı. 2012’de kısa metrajı “2nd Best” ile yönetmenliğe başlayan yönetmen ikinci kısa metrajında reality şovların perde arkasını konu edinen “Sequin Raze” ile adını duyurmuş ve ödüllerle taçlanan filmi diziye dönüştürmüş. Bu dönüşümde de yardımı tecrübeli bir isimden almış. “Buffy the Vampire Slayer”ın yazar kadrosundan tanıdığımız Noxon, birçok diziyle devam etmiş ve aradığı çıkışı 2011’de iki filmle bulmuş bir isim. “I Am Number Four” ve “Fright Night”ın senaristlerinden biri olmak ilk dizisini de yaratmasını sağlamış. Yine kadın odaklı “Girlfriends' Guide to Divorce” ikinci sezonu da kapmış. İkilinin sonraki adımı da iyi bir oyuncu kadrosu oluşturmak olmuş. Shiri Appleby, Craig Bierko, Freddie Stroma, Jeffrey Bowyer-Chapman, Johanna Braddy, Aline Elasmar, Nathalie Kelley, Josh Kelly, Ashley Scott, Breeda Wool ve Constance Zimmer kadronun başı çekenleri. Tüm ağırlık da Appleby’nin üzerinde.
Bir eş bulma şovundayız… “Everlasting” adlı şov artık kemikleşmiş ekibiyle başarı çizgisini belli bir seviyede tutmuş, fenomen haline gelmiş ve yapımcısına para kazandıran bir program. Bir erkek evlenmeye hazır, kalbini çalmak üzere gelen kadınlardan birini sezon boyunca çeşitli etkinliklerle seçecek. Birbirinden güzel kızların arz-ı endam eylemesiyle birlikte zorlu bir süreç onu bekleyecek. Olabildiğince farklı kadınla zenginleşmiş adayların arasındaki yarış da yaşanacak olanlar da programın reyting kaynağı olacak. Şovun yürütücü yapımcısı ile böylece tanışıyoruz. Adı da özellikle seçilmiş gibi: Quinn King… Dosyaları hazırlanmış tüm adayları inceleyerek programın rotasını da çiziyor. Olabildiğince duyarsız ve herkesi ekran ürünü birer mal olarak kullanmaktan çekinmiyor. Görüntülere müdahalelerinden bile bolca yorum çıkarmak mümkün. “Sıkıcı” diyor bolca… İstediği tam olarak insanın marazi meraklarını cezbetmek. Olabildiğince kavga olsun, kalp kırıklıkları yaşansın, dedikodular hiç bitmesin, kutuplaşmalar yaşansın… Kısacası herkes bambaşka birine dönüşsün… Ana karakterimiz de onun yardımcısı olan Rachel Goldberg… Bir önceki sezonu mahvetmiş, sinir krizleri arasında final sahnesi de dekorları da yıkmış ve kaybolmuş ortadan. Yarattığı krize rağmen ekibe yeniden dahil olmasını sağlayan, işinin ehli olması. Hiç acımadan manipüle ediyor ve insanları kullanıyor. Sadece bununla da kalmadığını ilerleyen bölümlerde görüyoruz.
Seçicimiz zengin bir İngiliz olan Adam Cromwell… Babasının parasına muhtaç olmak yerine kendi ayakları üzerinde durmak için yeniden başlama fırsatı olarak gördüğü için yarışmaya katılmış bir zengin piçi… Aday kadınlar arasında da tam bir karakter zenginliği yaşanıyor. Siyahisinden duluna, mankeninden taşra kızına seçenek bol ve yeri geldiğinde devreye giren bir çok yan hikaye de onların sayesinde ortaya çıkıyor. Hepsinin hikayesi de sürprizlerle dolu.
Çok iyi eleştiriler almasına rağmen beklenenden düşük reytinglerle başlayan dizi kanalın devreye girmesiyle sonraki üç bölümü de online olarak resmi sitede yayımlamışsa da o da çare olamamıştı. Reytinglerin düşük olmasında kuşkusuz en önemli etken yanlış kanalda yayımlanması... Lifetime daha soft diziler ve filmlerle suya sabuna dokunmadan klişelerle idare eden bir kanal. Dizi ise şov programlarına eleştiriler getirerek kanal için fazla sert kalıyor. Neyse ki online platformlarla birlikte yaklaşık beş milyon izleyiciye ulaşan dizi bir de üzerine Critics’ Choice TV ödüllerinde “En Çok Heyecan Uyandıran Yeni Diziler” listesinde yer alınca beşince bölümün hemen ardından ikinci sezon onayını aldı. On bölümden oluşan ilk sezon altı bölümü devirmiş sezon finaline doğru gidiyor. 27 Temmuz akşamı nasıl bir sezon finali yapacağını da ön görmek şu anda zor.
2000’lerin başında ortaya çıkan reality şov manyaklığının perde arkasını konu alan ve şova malzeme çıkarmak adına katılımcıların nasıl manipüle edildiğini, ruhlarının nasıl emildiğini gösteren “UnREAL” tv’de tv dünyasını eleştiren tam bir yaz sürprizi... Kısır sezonda çölde serap görevini de eksiksiz yerine getiriyor.
Yorum Gönder