♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Tekne Yayınları’ndan Sanat Kitapları

Son yılların en güzel gelişmesi, yayıncılık dünyasını şenlik havasına sokan yeni yayınevleri oluyor. Kapakları, çizgileri ve logolarıyla her birinin gönlümüzde ayrı yeri olurken farklı alternatiflere de kapı açarak çizgilerinde uzmanlaşıyorlar. Tabii bunca çok kitabın yayınladığı dönemde hepsinden haberdar olmak da zor... Neyse ki sosyal medya yetişiyor imdadımıza... Tekne Yayınları’nı da facebook sayfaları sayesinde keşfettim. Sanat tarihi, felsefesi ve kuramsal kitaplarıyla mest olarak hemen size de tanıtayım dedim...

Tekhne Yayınları, Ağutos 2013’de kurulmuş ve ilk kitaplarını Kasım 2013’de yayımlamışlar. Görsel sanatlar, sanat tarihi, sanat felsefesi ve plastik sanatlarla bağıntılı kuramsal kitapları projelendiriyorlar. Türkçe yazılmış ve ülkemiz yazarlarına destek vermeyi öncelikli temel ilkeleri olarak gören yayınevinin Genel Yayın Yönetmenliğini Oya Eroğlu, Yayın Koordinatörlüğünü Aslan Tayfun Alkan, tasarım yönetimini ise Zeynep Akşahin ve Dodi Halili yapmakta.

Hepsi birbirinden iyi görünen kitaplarla dolu yayın kataloglarını da incelemeyi ihmal etmeyin...

PLASTİK SANATLAR SÖZLÜĞÜ - Özkan Eroğlu
160 sayfa, 17 TL 
Var olan sanatsal kavramların-terimlerin dilimize birebir çevrilmesi, pratik biçimde izleyici ve okura sunulması gerçekten sağlam bir birikimi gerektirmekte. Hazırlanacak olan bir başvuru kitabının her kesimden izleyici-okuru da kavraması gerekiyor. Artık izleyici-okurun bilgi birikimi dahilinde; gördüğünü, okuduğunu kavrama, yorumlama ve eleştirme aşamasına gelmesi gerekiyor.
Sizlere sunulan bu “Plastik Sanatlar Sözlüğü”nün, söz konusu başvuru kitapları bağlamında olumlu ve kapsamlı bir örnek olduğunu söyleyebilirim. Sözlük, alfabetik olarak plastik sanatlar (resim, heykel ve mimari) alanının en çok kullanılan terim, tanım, kavramlarını ele almaya çalışmış. Yanı sıra sanatın tarihi, mitolojisi, ikonografisi, felsefesi, estetiği, kuramı, bilimi ve eleştirisine dair kavramlara da yer verilmiş durumda. 

BİR RESME NASIL BAKMALIYIZ? - Özkan Eroğlu
136 sayfa, 15 TL 
Belirtmeliyim ki bu kitap belki “tekil”i, fakat kitapla ilgili verilen dersler, seminerler, konferanslar, yanı sıra başka kitaplarıma ve bana olan etkileri ve insan ilişkilerine dair boyutları ise “çoğul”u ifade ediyor. Mesela kitapta yer alan bazı metinler, üniversite hocalığımın ilk yıllarında fotokopi ile çoğaltıp öğrencilerime dağıttığım “Resmi Görmenin Yolları Üstüne Bir Deneme” isimli çalışmamı, sonrasında ilk kitaplarımdan biri olan “Resmi Yorumlarken”i, özellikle Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde verdiğim heyecanlı ve yaratıcı bulunan derslerimi, şimdi bu derslerin ışığında herbiri yurda yayılmış eğitim veren öğrencilerimi, tüm seminerlerime ilgi gösteren katılımcıları, bu seminerlere mekânlarını açan dostlarımı bana hatırlatıyor ve o güzel günlere beni tekrar geri götürüyor.

SANAT TARİHİ MORFOLOJİSİNE GİRİŞ - Özkan Eroğlu
72 sayfa, 12 TL
Böyle bir sanat tarihi morfolojisi ortaya koymak, en başta sanatın uygulama ve kuramsal yanlarına bir alt yapı oluşturmak içindir. Sanat tarihinin morfolojisi, temel ve sistematik olarak hem biçim hem de biçim dışı norm ve formlarıyla algılanıp, iyice anlaşıldıktan sonra, ancak o zaman sanat filozofisi, sanat 
sosyolojisi, sanat psikolojisi, estetik vb. alanlara yönelik çalışmalar yapılabilir.
Buradaki sanat tarihi morfolojisi, tarafıma ait bir metin ve yapıt seçkisinden meydana gelmiştir. Öznel bir boyut taşır ve bu nedenle dikte ettirmek için değil, örnek teşkil etmek için vardır. Her temel morfolojik katmanın sonuna ilgili fotoğrafları konmuştur. Bunun nedeni, temel her katmanın görselleri arasındaki ilişkileri de plastik olarak alımlayabilmeyi sağlamak içindir.


BİR ELEŞTİRMEN BEDRETTİN CÖMERT - Özkan Eroğlu
104 sayfa, 13 TL 
Bedrettin Cömert’in çalışmaları, şiirlerden, çevirilere, denemelerden, eleştiri yazılarına dek uzanan bir zenginlik içermektedir. Elinizdeki bu kitapta, Cömert, hiç ayrılmadan üzerine gittiği sanatın felsefe ve eleştiri alanlarında derinleşen bir sanat düşünürü tarafıyla ele alınmaya çalışıldı ve özellikle bu yönde yaptığı vurgularına kurgularda bulunuldu.

ÜÇ POSTEMPRESYONİST RUH - Özkan Eroğlu
96 sayfa, 18 TL 
“Cézanne- Van Gogh- Gauguin”. Yazarı kitap hakkında şunları söylüyor: “Değerlendirdiğimiz üç Postempresyonist sanatçının farklı, fakat daha çok da benzer yanlarının olduğunu sizler de fark edeceksiniz. Bu fark edilen benzer yanlar, aslında “yaratıcı sanatçı” içselliğinden kaynaklanan özellikler. Sanatçı-duyularüstü birey tipinin 19. yüzyılla birlikte tekrar canlanışının da bir hali. Fakat bu sanatçılar ağırlıklı olarak yapıtları, yanı sıra mektup, günlük, görüşme notlarıyla bizlere ulaşmış durumda. Bizler elimize geçen bu dokümanlarla onları anlamaya çalışıyoruz, fakat daha çok bu sanatçıların nasıl bir geçiş noktası oluşturduklarını görüp, fark etmemizin ardından, yapıtları aracılığıyla sanat felsefelerinin ne ve nasıl olduğu konularının üzerine giderek, duyularüstü yanlarını ortaya sermeye çalıştık.”

SANATÇI VE DÜŞÜNÜR KANDINSKY - Özkan Eroğlu
96 sayfa, 18 TL 
Yazarı kitap hakkında şunları söylüyor: “En başından beri bir göçebe gibi yaşamaya başlayan Kandinsky’nin bedeni ve ruhu, oradan oraya sürekli göç etmiştir. Anne yurdu Moskova’yı çok sevmiştir, fakat sanat ve düşünce boyutunda, özellikle Almanya onun kişiliğini bulduğu yer olur, tekrar Rusya’da ve Almanya Bauhaus’ta sanat eğitimcisidir, en sonunda da Paris’te bir sanatçı gibi yaşar ve yaşama veda eder. 20. yüzyılın sanat algısında şüphe yoktur ki çok önemli bir figürdür Kandinsky. Somutu, soyuttan ayırmayıp, bunları bir tutarak sanatını ve felsefesini olgunlaştırmış, 1911’de, sanatın ruhsallık/tinsellik bağlamlı yanlarını ortaya koyduğu metinlerinin bir araya geldiği “Über das Geistige in der Kunst” isimli kitabıyla, yüzyılın teorik yapısına önemli bir katkıda bulunmuştur.”

DADA - Özkan Eroğlu
96 sayfa, 14 TL 
Dada, yeni bir etki-tepki mekanizması yaratmıştır. Çünkü sanatın üzerine karşı sanat mantığıyla gitmiştir. Dada, bireyci bir başkaldırının daha sonra aynı yola baş koyanlarca kenetlenerek, bir grup mantığına dönüşmesine neden olmuştur. Dada Zürih’le karnavallaşmaya uğramış, Berlin’de medya kültürüyle tanışmış, Köln’de mikrokozmik bir algılamayla fantastik ve biyoteknik bir boyut kazanmıştır. Hannover’de nostaljik formlara ulaşmış ve bunları değişik boyutlarda değerlendirmiştir. New York’ta modern totemlere dönüşmüş, insan psikolojisinin değişik yorumlarına yönelmiştir. Paris’te ise daha edebi ve tiyatral boyutlarla tanışmıştır.

MARCEL DUCHAMP - Sanatı ve Felsefesi – Özlem Kalkan Erenus
128 sayfa, 15 TL
Yirminci Yüzyıl Sanatı’nın en önemli figürlerinin başında gelen Marcel Duchamp, sanatını retinal algının ötesine taşımayı başarmıştır. Zihinsellik zemini üzerine kurgulanan; düşünceler, kelimeler ve imgelem gücü birbirlerini sürekli etkilerken, bir yandan da kendilerine ait etki alanlarına mutlak biçimde sahip çıkarak görselleşmiş ve yepyeni bir sanat olgusuyla tanışmamızı sağlamıştır. Sanatı başlı başına zihinsel bir etkinliğe dönüştüren Marcel Duchamp’ın yapıtlarını çözümlemeye yönelik bir deneme olarak değerlendirilebilecek bu kitap çalışmasının, görsel sanatların düşünsel boyutlarıyla ilgili yaklaşımlara alçakgönüllü bir katkı sağlaması hedeflenmiştir.

SANATIN TARİHİ- Başlangıcından Günümüze  - Özkan Eroğlu
576 sayfa, 65 TL 
Özkan Eroğlu’nun kaleme aldığı kitap, sanatın ortaya çıktığı ilk zamanlardan günümüze kadarki plastik sanatlar evrimini değerlendirmeye çalışıyor ve bir sistematik “küçük sanat tarihi” (Kleine Kunstgeschichte) öneriyor. Bunu yaparken klasik bir sanat tarihi ve sanatın öyküsü şeklinde değerlendirmelerde bulunmuyor. Elinizdeki kitap, dört temel bölümden meydana gelmiş olup, öznel-nesnel bir yaklaşımla kaleme alınmıştır. Birinci bölümdeki anlatım, “yapıt” olgusu üzerinden ve kronolojik olarak sunulurken, iki ve üçüncü bölümlerdeki anlatım, “sanatçı” olgusu üzerinden, dördüncü bölümdeki anlatımsa oluşumlar üzerinden gerçekleştiriliyor.
"Sanatın Tarihi!.
Özkan Eroğlu, başlangıcından bugüne sanatın küçük bir tarihini sunuyor sizlere.. Kağıt güzel, baskı güzel.. Çünkü içinde o sanat tarihinin fotoğrafları var..
Ansiklopedi gibi kullanın. Merak ettiğiniz dönemi, ya da sanatçıyı okuyun, eserlerine bakın.. Ya da baş ucunuza koyun.. Rastgele bir sayfa açıp, karşınıza çıkanı okuyun yatmadan önce.. Öylesi..
Vaktiniz varsa, başından sonuna okuyun sırayla.. Sanat tarihi uzmanı olun, kendi çapınızda..
Basan Tekhne Yayınları, sanat üzerine başka hoş kitaplar da çıkarmış, geçen yıldan beri..”
Hıncal Uluç Sabah Gazetesi, 01. 11. 2014

ARTE POVERA - Özkan Eroğlu
108 Sayfa, 15 TL 
Bu sanat hareketi için, hareketin sanat eleştirmeni Germano Celant şunları söylüyor: “Arte Povera sanatçısı tıpkı ilkel insan gibi sanki her şeyi yeniden öğrenmeye başlamıştır. Bu yeni başlangıç yanlısı tutum, Arte Povera sanat hareketinin en temel özelliklerindendir. Bir sil baştan algısı devreye girmiş, bu algının en büyük yararı da 20. yüzyılı tazeleyen en önemli sanat hareketlerinden birinin doğmasını sağlamıştır. Yeniden insan olmaya yönelen sanatçı, bir yeni doğan çocuğun başına neler geliyorsa, benzer bir izlek üzerinden hareket etmeyi en başından kabullenmiştir. Zaten yaşamda yeniden ve yeniden başlangıçlar ne kadar çok olursa, bir yaşam o kadar dinamikleşir; işte bunun sanattaki karşılığı Arte Povera’dır.  

SANATTA DERİN HİSLENMENİN FELSEFESİ - Özkan Eroğlu
132 Sayfa, 17 TL 
Öznel bir kavram olan “Stimmung”un Türkçe karşılığının “derin hislenme” olduğuna inanç gösterip, bu inancın özüne dek inmek isteyen bir kitap ile karşı karşıyasınız. Derin hisse sahip ruhların sanat üzerinden gerçekleştirdiği derin hislenmeler, düşünceye dayalı konuların ötesinde, bambaşka dünya keşiflerinin yapılabileceğine işaret etmesi yönünde de özneldir ve ayrıca özel şeylerin sunumunda da yer alır.  
“Sanatın her şeyi, öz suyu: derin hislenme
Elimde bir kitap var; Mephisto’dan aldım. “Sanatta Derin Hislenmenin Felsefesi”. İlk elime geçtiğinden beri elimden bırakamıyorum. Yazarı Özkan Eroğlu; alt yapısını Almanya’da oluşturmuş, deformasyon konusuna bağlı modern ve klasik olgulara bakmış biri. Fakat söz konusu etkilendiğim kitabı bir derin abide. Birçok yönden ruhun, ruhsallığın, analojik boyutun ne demek olduğunu sanatın hem epistemolojik, hem de ontolojik boyutuna ne ve neliğine yönelik bir birikim. Sanat nedir? sorusunun cevabı Türkçede böylesine etkin dile getirilir diye düşünmekten kaçamıyorum.
Eroğlu bir sanat felsefesi dozenti. Fakat araştırınca nette karşımıza dev bir külliyat çıkıyor. Böyle insanlar yerine toplumda sığ kimliklerin dans etiğini gördükçe de üzülüyorsunuz bir taraftan. Anlamı olmayan bir cismin bir işe yaramayacağının farkında kitabın yazarı. Yani bir Hegel gerçekliğini en başta içine sindirmiş duruyor. Aslında Kant’ın kapı araladığı geist-ruh gerçekliğinden Hegel üzerinden geçerek Heidegger’e uğrayarak günümüzde sanata dokunan felsefecilerin ruhsallık bağlamı taşıyan yanlarına dokunan bir iç sesi gerçekliğinin sanatı ne kadar derinden etkilendiğini ortaya koyuyor.
Belli ki felsefe ve sanatta bir şeylerin hayranı yazar. Bunu söylemek şundan; hayranlığa layık olanı incelemek demek anlamına ulaşıyor derin hislenmenin felsefesi. Dolayısı ile sanatın ve felsefenin yenilenmesi birbirleriyle olan alışverişlerine bağlı bir durum gerçekliği demeye getiriyor Eroğlu. Bence de çok haklı görünüyor; çünkü bu son dile getirdiklerimi Danto başta olmak üzere birçok felsefe adamı dile getiriyor. Bizim malımız olan yazar ise konuya daha derinden alarak geliyor.
Eroğlu’nun diğer bütün kitaplarını da okuyacağım. Ülkede böyle düşünce insanlarının varlığını gördükçe umutlanıyorum.” Semavi Ercan

SANATIN YENİDEN İNŞASI - Özkan Eroğlu
84 Sayfa, 15 TL 
Konu ile ilgili Hanno Rauterberg şunları söyler: “Yaratıcı sanat kriter tanımaz”, “yaratıcı sanat yeni bir sunum gerektirir”, “yaratıcı sanat rahatsız eder”, “yaratıcı sanat dürüsttür”, “yaratıcı sanatın zanaat ile işi olmaz”, “yaratıcı sanat reddeder”, “herşey yaratıcı sanat olabilir” “yaratıcı sanat her zaman zor gerçekleşir”, “yaratıcı sanat eleştireldir” ve “yaratıcı sanatın iyi bir düşünceye ihtiyacı vardır”.

BAUDRILLARD’I OKUMAK - Özkan Eroğlu
96 Sayfa, 15 TL
Kitaptaki yazıların en temel amacı, Baudrillard ile sanat ve eleştiri ilişkilerini gündeme getirip, irdelemek istemesi. Baudrillard, ilginç bir 20. yüzyıl düşünürüydü ve düşüncelerini 21. yüzyılın ilk yıllarında da ifade etmeye devam etmişti. Sıra dışıydı, düşünceleri çoğu insanı ciddi biçimde sarsıyordu. Bu tarz adamların yol göstericiliğine, onları doğru değerlendirmek kaydıyla, özellikle bizim gibi toplumların çok ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. 

MİTOLOJİDEN ALEGORİYE - Zühre İndirkaş
86 Sayfa, 15 TL 
Bu çalışmada Batı dünyasının kültürel yapısını besleyen mitosların özellikle Batı resim sanatına yansımaları ve geçirdiği anlamsal dönüşümler tartışılmaktadır. Bilindiği gibi Erwin Panofsky’ye göre sanat yapıtının salt biçim olarak ele alınıp incelenmesi onun anlaşılmasında yetersiz kalır. Biçimin yanı sıra bir de konusu, içeriği ve anlamsal boyutu vardır. Çalışmada Panofsky’nin yöntemiyle yorumlanan üç makale yer almakta. Her biri farklı bir mitolojik kimliğin betimlendiği yapıtlar, din, felsefe, sanatçının kişiliği ve çağının kültürel yapısı bağlamında değerlendirilmiştir.

PERFORMANS SANATI - A. Göknur Gürcan
96 Sayfa, 15 TL
20. yüzyıl başındaki öncü sanatçı gösterilerinden başlayarak bugüne kadar, içinden geçtiği zaman dilimlerinin ruhuyla şekillenen performansın, görece uzun sayılabilecek tarihine baktığımızda; disiplinler arası oluşuyla, net bir zemine oturmayışıyla ve isyankâr duruşuyla, zaman zaman izleyicinin de sınırlarını fazlasıyla zorlayan örneklerle karşılaşıyoruz. Bugün dahi izleyiciyi tetikte tutuyor.” 

TÜRKİYE’DE RESİM SANATI - Tarih, Yorum, Eleştiri”- Özkan Eroğlu
304 Sayfa,  25 TL
Kitap, 90’lı ve 2000’li yıllarda plastik sanatlar alanında yoğun şekilde yazan bir sanat tarihçi-bağımsız eleştirmenin, Türkiye’deki resim sanatının durumunu samimi bir gerçeklikle geçmişten günümüze ortaya koyma çabasını gözler önüne seriyor. Bu çaba, toplumundaki resim sanatı algısının mutlak evrenselliği sorgulayarak hareket etmesi gerektiğinin de önemini dışa vuruyor. Ülkemizdeki resim sanatının kökleriyle işe girişen ve iki temel bölümden oluşan kitap, ayrıca söz konusu bölümleri açan giriş metinlerinde vurgulanan- sadece resim sanatını değil, toplumdaki tüm kültürel olguları olumsuz etkileyen- sosyolojik eksiklikleri de okurun fark etmesini ve bu sorunların üzerinde de düşünmesini arzu ediyor. 
Bilinen, bugüne kadar yazılmış ve sayısı oldukça az olan Türkiye’deki resim sanatı gelişmelerini ortaya koyan yayınlara benzemeyen, dolayısıyla sıra dışı bir bakış açısı getiren kitap, ülkemiz resim sanatının, özellikle yeni bir inşayı zorunlu kıldığı konusunun altını da yaptığı eleştirilerle çiziyor.  Ve eleştirirken, kalıpları kırma ve önerilerde bulunmaktan da geri durmuyor. 
Sonuç olarak yazar, Türkiye’deki resim sanatı ortamında sürekli tekrarlanan ve inandırılmak istenen “benzetimi bol bir olumluluk”a inanç göstermiyor ve ancak samimi bir gerçeklik eşliğinde, görmeyi bilen eleştirel gözler ile resim sanatımızın yeniden inşa edilerek evrenselliğe ulaşabileceği konusunun üzerinde ısrarla duruyor.

SURİÇİ GALATA -  Özkan Eroğlu
104 Sayfa, 15 TL
İstanbul içinde küçük bir İstanbul olarak görülen ve başlı başına bir tarih olan “Suriçi Galata” bölgesi ve aynı ismi taşıyan bu kitap, her şeyden önce bölgeye ve bölge üzerine araştırma yapmak isteyenlere, konuya giriş boyutunda bir hizmette bulunmayı amaçlıyor. Bu çalışmada-birebir dini yapılarla ilgisi olanlar hariç- sivil yapılara yer verilmiyor. Yanı sıra sanat tarihi açısından bir kataloglama değeri bulunan hemen her yapıya da işaret edilmeye gayret ediliyor. Böylece bu kitap, “Suriçi Galata” bölgesiyle ilgili bir tespit çalışması olarak önemli bir konuma yerleşiyor.
Celal Esad Arseven, “Eski Galata ve Binaları” isimli küçük kitabında şöyle demektedir: “Tarihçiler tüm dikkatlerini Bizans şehri üstünde toplamışlardır. Bilginler hiç bir zaman Galata’ya layık olduğu önemi göstermemişlerdir. Galata’nın tarihini yazmak için yakında çok geç olacak, çünkü tekmil Galata değişip yıkılıyor, binaları yerle bir edilip yerine tarihsel çizgileriyle hiç bir bağlantısı olmayan yapılar dikiliyor.” Bugün ise “Suriçi Galata”da gelinen durum Arseven’i fazlasıyla haklı çıkarıyor.

SANAT YARATICI SANAT - Özkan Eroğlu İle Görüşmeler
208 Sayfa, 20 TL
Kitap söz konusu bölüm başlıklarından oluşmakta: “Yaratıcılık nedir? Yaratıcı Kişi Kimdir? ‘Yaratıcı’ doğru terim midir? Sanat bir bilim midir?” “Farklı Yaratıcılık Alanları, Türleri ve Aralarındaki Farklar”, “Yaratıcılık Neden ve Hangi İhtiyaçtan Doğar?”, “Yaratıcı Süreçte Yaşananlar, Yapılanlar ve ‘Ben’in Beslenmesi / Yaratıcı Kimliğin Felsefesi”, “Yaratıcı - Estetik Kurallar / Yaratıcı- İçsel İhtiyaç”, “Yaratıcı - Yaratılan İlişkisi”, “Yaratıcı - Eleştiri / Yorum İlişkisi”, “Yaratıcı Kişi - Siyasal, Sosyal Ekonomik Düzen ve Gelenek”, “Yaratıcının Etkileme Yolu ya da Etkilenmemeyi Seçmesi, Yaratıcılık ve İletişim”, “Yaratı, Görsel Kültür, Tasarım / Yaratıcılığın Anlam Kayması”, “Yaratıcılığın / Yaratıcının Sonu Gelir mi?”başlıkları kapsamında Tuğba Gürkök Uygur soruyor, Sanat Felsefecisi, Eleştirmen Özkan Eroğlu cevaplıyor. Soru ve cevaplar sanat tarihinden felsefeye, sosyolojiden psikolojiye, kimi zaman da sanat ortamlarının günlük yaşamlarına dönük pratik açıklama, yorum ve eleştirileri türlü yönlerden ele alıp değerlendiriyor.


Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template