♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Yün Bebek Altın Portakal'da

Mersin'in Arslanköy Beldesinde çekilen ve bu yılın önemli filmleri arasında gösterilen Yün Bebek filmi, 49. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde yapılacak galayla ilkkez izleyici karşısına çıkacak. Kadın sorununa tersten bir bakışla çekilen film "kadının kadına şiddetini" ele alıyor.

Tüm oyuncularının kadın olduğu Yün Bebek Filmi, Toros Dağlarında yaşayan Yörük kadınlarının hikayesini konu ediniyor. Mersin Valiliği, Mersin Ticaret Borsası, Akdeniz Belediyesi ve Toroslar Belediyesi'nin desteklediği film, 8 Ekim 2012 Pazartesi günü saat:14.00'te Antalya Yeni Mahhalle Kültür Merkezi'nde gösterilecek. Galaya sanat ve siyaset dünyasından çok sayıda ismin katılması bekleniyor.

Tüm oyuncuların gönüllü yer aldığı film 30.000 Lira gibi küçük bir bütçeyle çekildi. Mersin Sinema Derneği ve Arslanköylü Kadınlar Tiyotrosu'nun ortak çalışması olan Yün Bebek Filmi, bu yılın Ocak-Mart ayları arasında -20 dereceyi bulan soğuk havalarda çekildi. Kar yağışının neredeyse durmadığı çekimlerde, oyuncu kadrosu ve film ekibinden donma tehlikesi geçirenlerde  olmuştu.

Kadınların gözünden bir kadın filmi
Yün Bebek filmi, Arslanköylü Kadınlar Tiyatrosu ve Mersin Sinema Derneğinin ortak çalışması olarak hazırlandı. Filmin proje aşaması iki yıl sürerken çekimleri ise bu yılın Ocak, Şubat ve Mart aylarında gerçekleşti. Film ekibi ve oyuncular, dünyada mini buzul çağı olarak anılan dönemde Toros Dağlarında -20 derecede ve 3,5 metre karda zorlu doğa koşullarına karşı koyarak çekimleri tamamladı. Ekip üyelerinin sık sık donma tehlikesi geçirdiği film, kısıtlı olanaklar ve zorlu iklim şartlarına karşı mücadele edilerek özverili bir çalışmayla tamamlandı.

Oyuncu kadrosunun tamamını, Arslanköylü Kadınlar Tiyatrosu üyeleri ve bölgede yaşayan diğer köylü kadınlar oluşturdu. Anadolu kadının gözünden, kadına uygulanan fiziksel ve  sözlü şiddeti anlatan Yün Bebek, aynı zamanda her türlü iş yükünün altında ezilmeye bırakılan kadının hayatına ayna tutuyor. 

"Biz film değil gerçeği çektik"
Oldukça önemli bir konuya eğilen filmin bir diğer yanı ise, filmde yer alan kadınların oyunculuktan öte gerçek yaşamlarını canlandırmış olmaları. Filmi Arslanköylü Kadınlar Tiyatrosu'ndan Ümmiye Koçak ile birlikte yöneten Mersin Sinema Derneği'nden Yasin Korkmaz, gerçekte kadınlar nasıl yaşıyorsa filmi de öyle çektiklerini söyledi. Anlatılan konunun bu nedenle daha inandırıcı olduğunu belirten Yasin Korkmaz, Yün Bebek Filmi hakkında şunları söyledi:

"Film ekibi projeye başlarken, 'gerçek'  olan bu hikayeyi en doğal hali ile anlatmayı planlamıştı. Bu nedenle oyuncular, o bölgede yaşayan kadınlar arasından seçildi. Filmde, o insanların gerçek hayatlarında bulunmayan hiçbir şeye yer verilmezken hikayeye sinemasal öğeler de eklenmedi. Konu en doğal haliyle anlatılmaya çalışıldı. Bu nedenle film konusu, oyunculuğu ve tekniği ile gerçeğe sadık kalmış oldu.

Kadına yönelik şiddet, filmlerde ve dizilerde çok sık işleniyor ve bazen gündeme de gelebiliyor. Ancak kadının kadına şiddeti ilk kez bir filmde bu kadar net bir şekilde ele alınıyor. Çünkü, kadının kadına şiddeti ve baskısı çok daha sık ve acımasızca yaşanan bir olay. İzleyenler, bizim film değil gerçeği çektiğimizi anlayacaklar."

Ümmiye Koçak'ın yazıp yönettiği Yün Bebek filminin 2. Yönetmeni ise Yasin Korkmaz. Yapımcılığını Gürhan Ötün'ün üstlendiği filmin Görüntü Yönetmeni Kadir Baziki Sanat Yönetmeni ise Gökhan Şahin.

Filmde yer alan kadın oyuncuların isimleri ise şöyle: Melisa Yıldız, Seher Çuhadar, Ümmiye Koçak, Seher Dağdur, Aykız Karakaya, Ayşegül Şahin, Gülseren Şahin, Emine Gürlek, Aysel Şen, Ayşe Armut, Fatma Yıldız, Atika Kizir, Döndü Gündüz, Gülseren Şahin, Öznur Armut, Selen Gündüz, Kısmet Gündüz, Gülcan Yıldız.

Filmin Kısa Hikayesi

Toroslar'ın zirvesinde yaşayan Yörük kızı Elif'in hayatı babaannesi ve dağlar arasına sıkışıp kalmıştır. Babaannesinin kendisine ve annesine yaptığı baskı, hayatlarını mutsuz bir hale getirmiştir. Elif'in annesi Hatice ise gün boyu yemek, temizlik, odun toplama, süt sağma işlerinin yanında bir de kaynanasının hakaretleriyle boğuşmaktadır. Tüm bu baskılar yetmezmiş gibi Hatice'nin ikinci kocası olan Ali de annesinin baskısıyla Hatice'ye kötü davranmaktadır. Evin koca karısı için ortada memnun olunacak hiçbir şey yoktur. Elif'in küçük dünyası evdeki iktidar çatışmasının ortasında ezilmektedir. Bu dünya, küçük bir yün bebek ile hareketlenir. Arkadaşında gördüğü yün bebek Elif için hayata tutunmak ve mücadele etmek için bir dayanak olacaktır. Oyuncak bebek isteği Elif'i hırsızlık yapmaya kadar götürmüştür. Babaannesinden büyük bir azar işiten Elif'in işittiği bu azar belki de son azar olacaktır. Çünkü o kudretli babaanne evde düşüp yaralanır ve ölüme biraz daha yaklaşır. Bu ani durum ailedeki genel durumu kökünden etkiler. Ali günden güne içine kapanık bir hal alır ve kimseyle ilgilenmez. Bu sırada Elif'in hayatında büyük bir değişiklik gelip kapıya dayanmıştır. Öğretmenleri Elif'in kent merkezinde okuması gerektiğini düşünmektedir. Bu kararı vermek Hatice açısından ne kadar zor olursa olsun, kızının okuması, hayatını kurtarması ve kendisiyle aynı kaderi paylaşmaması için, kızını okumak için şehre gönderme yönünde karar verecektir. Kızının geleceği onun için her şeyden önemlidir. Kendi çektiklerini Elif'in çekmemesi için bu yalnızlığı ve hasreti çekmek zorundadır.


Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template