2011 Yılında Haluk Ünal'ın yazıp yönettiği, Serpil
Güler'in yapımcılığını üstlendiği SAKLI HAYATLAR adlı film, 13 Ekim Perşembe
Saat 20'de Altınportakal Film Festivali kapsamında Cemevinde Haluk Ünal'ın
katılımıyla gösterilecek. (Bir sonraki gösterim ise Cuma 12.00 de Antalya
Özdilek AVM 'de.)
Ülkemizde çok uzun zamandan beri ibadethanelerde
sanatsal etkinlikler yapılmaz. Ancak son yıllarda yavaş yavaş Cemevleri yasal
olarak varlık göstermeye başladıkça, kapılarını da sanata, kültürel ürünlere
açmaya başladılar. Altın portakal Yönetiminin Cemevi'ne kurduğu 35 mm film
gösterim düzeneği, Alevi olsun olmasın herkese ücretsiz film izleme imkanı
sunuyor; festivali kentin kılcallarına taşıyor.
Haluk Ünal bu konudaki görüşlerini şöyle dile
getiriyor "Günümüzde gelenek büyük bozulmaya uğramış olsa da, camilerin
külliyeleriyle bir anlam kazandığını çok iyi biliyoruz. Yüzyıllarca camilerin
dönemin yerel sanatları olan hat sanatı, tasavvuf müziği, ebru gibi sanatlara
ev sahipliğini yaptığını da hiç unutmadık. Son yıllarda Cemevlerinde görülen bu
gelişmeye kısa süre içinde Camilerin de katılmasını içtenlikle umuyorum."
Gösteriye festival konuklarından geniş bir sanatçı
kitlesi ve jüri üyelerinin de katılımı bekleniyor.
Saklı Hayatlar Bir Kadın Filmi
Gerek yazılı basında gerekse izleyiciler nezdinde
emsal filmlere göre çok yüksek bir teveccühle karşılanan Saklı Hayatlar, sadece
alevi sünni gerilimi açısından önemli bir film değil. Aynı zamanda kadın
karakterleriyle de öne çıkıyor. Hatta bir kadın filmi bile diyebiliriz.
Yolculuğu anlatılan Alevi kahramanlarımızın üçü de kadın. Kiracı girdikleri ve
kendilerini saklamaya çalıştıkları evde üst katta oturan ev sahiplerinin annesi
ise mütedeyyin bir "osmanlı" kadını… Hepsi de boyutlu ve güçlü
karakterler. Çok da başarıyla yorumlanıyorlar. Bu açıdan bakıldığında da
Festivalin bu yılki konseptiyle en iyi örtüşen filmlerden birisi ünvanını
hakediyor.
Anadolu bir Saklı Hayatlar Ülkesi
Önyargılara dair bir film olarak tanıtılan Saklı
Hayatlar, 1980 yılında Çorum katliamından kaçıp İstanbula gelen bir ailenin
öyküsü üzerine kurulu. Alevilerin
saklamak zorunda kaldıkları hayatlarını gösteren bir ilk film olma özelliğinin
yanısıra, Çorum Maraş katliamlarını da yeniden gündeme sokuyor. Filmin Yapımcısı
Serpil Güler alevi kökenli, Yönetmeni ise sünni bir ailenin çocuğu. Hikayeyi
kendi hayatlarından gerçek olaylardan derlemişler.
Haluk Ünal "Anadolu'da devlet müslümanı veya
resmi ideoloji yanlısı değilseniz, alevi, kürt, ermeni, musevi, eşcinsel,
kısacası resmi ideolojinin ötekileştirdiği inkar ettiklerindenseniz, mutlaka
saklı bir hayatınız olmuştur." diye özetliyor yaklaşımını.
Filmin Uluslararası Yolculuğu Sürüyor
Türkiye'de 11 Martta 25 kopya ile vizyona giren ve 13
hafta gösterimde kalan film 50 bin kişi tarafından izlendi. Haziran ayında
Almanya, Avusturya ve Avusturalya'da 25 bin kişiyle buluşan film, Kasım ayında
Fransa, İngiltere, Danımarka ve İsviçre'de vizyona girecek. Adana Altın Koza'da
yarışan, Antalya'da özel gösterime konuk edilen film, Kasım ayında Frankfurt
Film Festivaline de davetli…
Yorum Gönder