Yerli rock piyasasının brit akıma en yakın gruplarından biri olarak serüvenine başlayan Gripin, “Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar” adını verdikleri 11 şarkılık yeni albümleriyle iki yıl aradan sonra döndü.
1999 yılında kurulan grup kısa sürede adını duyurmuş, profesyonel anlamda kadrosunu da 2001’de oluşturmuştu. Bronx’ta sahne aldıkları dönemde şehrin en önemli gruplarından biri olmalarıyla merakla beklediğimiz albümleri “Hikayeler Anlatıldı”ya 2004’te kavuştuk. Tam da beklediğimiz gibiydi... En iyi ilk albümler listelerinin gediklisi olacak güzellikteki albümün daha sonra ikinci baskısı da geldi. 2007’de kendi adlarını taşıyan albümle başarılarını pekiştirdiler, ki kısa zamanda rock sahnesinin büyük gruplarından biri olmayı başardılar. Askerlik arasından sonraki değişim ve dönüşümse hayli ilginç... Bir elemanıyla vedalaşan grup, plak şirketini de değiştirdi ve “M.S. 05 03 2010” ile müziğindeki değişimin izlerini de gösterdi.
2012’nin son günlerinde yayınlanan “Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar”, Gripin’in müziğindeki son nokta olarak önümüzde duruyor şimdilik... Albümün prodüktörlüğünü yine Haluk Kurosman üstlenmiş. Biri Leman Sam cover’ı, 11 şarkılık genel hatlarıyla yalnızlık, geçmişle hesaplaşma ve ayrılık temalarını anlatıyor. Dünyevi meselelere de değindiğini söylüyor grup, “Nedir bu 'paylaşamadıklarımız’? Dünya kocaman bir saatli bomba, saatler ise bizleriz. Artık durmamız, düşünmemiz, sakin olmamız gerekiyor. Çünkü her şeye rağmen daha güzel bir dünya mümkün.” diyor “Vazgeçtim Ben Bugün” şarkısında...
Grubun müziğindeki enstrüman zenginliği de dikkatlerden kaçmıyor. Bağlama, ney, klarnet ve yaylı grubunun kullanıldığı şarkılarla kulağımızda rock albümünden çok, pop-arabesk diye tanımlayabileceğimiz bir albüm var. Grubun dizi ve reklamlara verdiği şarkılarının orjinal versiyonlarının da eklenmesiyle ortaya çıkan bu arabesk hava hayli tuhaf tınlıyor. Dünya müziği farklı yönlere kayarken, kendi rock gruplarımız iyice alaturkalaşmakta ısrar ediyor nedense... Emre Aydın düetiyle başlayan ve patlayan şarkı sonrası, grubun kendini tekrar etmesine denk düşüyor albüm... Şarkı sözlerindeki damar halleri de bunun sağlaması gibi... Her arabeskçinin söylebileceği şarkıları yıllar önce Bronx’ta dinlediğim gruptan duymak, en azından benim içimi cız ettiriyor. Bu derece ağdalı arabeskle devam edilecekse yolları açık olsun derim ama Zakkum’un da içine düştüğü kendi tekrarlama sendromundan bir an önce sıyrılmalarında fayda var...
“Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar”, yılın hayal kırıklığı yaratan albümlerinden biri olarak tınlıyor... Grubun biyografisi düşünüldüğünde ortaya çıkan işin örtüşmediği çok açık...
Yorum Gönder