Geçen yıl kaybettiğimiz usta yönetmen Sydney Pollack’ın adının yanında yer alan “They Shoot Horses, Don't They?- Atları da Vururlar” İstanbul Film Festivalinde “Anılarına” başlığı ile tek gösterimle seyircisiyle buluştu.
Üstadın 1969 yapımı filmi bir dans maratonu eşliğinde kazanma hırsının sonuçlarını göstermiş, sinema klasikleri arasına çok geçmeden katılmıştı. 9 dalda aday olduğu oscarlardan ise sadece bir tanesini kucaklamıştı. (Ki o da yardımcı oyuncu oscar’ı idi) Atlas sinemasında yapılan Atları da vururlar gösterimi ise hayli sevindirici şeyleri resmetmiş oldu. Bunlardan en önemlisi salonun dolu olması, bu yoğunluğun da genç nesilden oluşmasıydı…
Klasik fimlere gösterilen ilginin boyutlarının görülmesi açısından seyirci açısından da bazı saptamalar yapılabilirdi ki bu daha da önemli noktaydı… Ekonomik krize dayalı olarak gelen acaba etkilenir mi soruları arasında hafta sonu yapılan gösterime gösterilen ilgi bu açıdan sevindirici…Filme gelince… Elbette ne desek boş… Klasikler arasına girmiş film kendini seyircisine hala yeni gösterimleriyle yorumlatmakta zaten… Söylenebilecek tek söz bir klasiğin festival seyircisinin karşısına çıktığında gördüğü ilgi olabilir sadece ama bu ilginin bir sonraki kuşaklara da geçeceği oldukça aşikar…
Üstadın 1969 yapımı filmi bir dans maratonu eşliğinde kazanma hırsının sonuçlarını göstermiş, sinema klasikleri arasına çok geçmeden katılmıştı. 9 dalda aday olduğu oscarlardan ise sadece bir tanesini kucaklamıştı. (Ki o da yardımcı oyuncu oscar’ı idi) Atlas sinemasında yapılan Atları da vururlar gösterimi ise hayli sevindirici şeyleri resmetmiş oldu. Bunlardan en önemlisi salonun dolu olması, bu yoğunluğun da genç nesilden oluşmasıydı…
Klasik fimlere gösterilen ilginin boyutlarının görülmesi açısından seyirci açısından da bazı saptamalar yapılabilirdi ki bu daha da önemli noktaydı… Ekonomik krize dayalı olarak gelen acaba etkilenir mi soruları arasında hafta sonu yapılan gösterime gösterilen ilgi bu açıdan sevindirici…Filme gelince… Elbette ne desek boş… Klasikler arasına girmiş film kendini seyircisine hala yeni gösterimleriyle yorumlatmakta zaten… Söylenebilecek tek söz bir klasiğin festival seyircisinin karşısına çıktığında gördüğü ilgi olabilir sadece ama bu ilginin bir sonraki kuşaklara da geçeceği oldukça aşikar…
Yıllar önce televizyonda izlediğim filmi, Festival kapsamında Atlas pasajında izlemek ise benim için harika bir deneyimdi...
Yorum Gönder