♫ ♪♫ ♪•♫♪ 2006'dan bu yana Film, Dizi, Müzik ve Kitaplar üzerine Yazılar Diyarı... ♫ ♪♫ ♪ ♫ ♪♫

Çizgi Roman ve Türkiye

Geçtiğimiz hafta ressam bir arkadaşım çizgi romanını yapmak için benden öykülerimi isteyince inanılmaz heyecanlanmıştım. Dile kolay kafamda yarattığım bir öykü başka biri tarafından resmedilecek öykü yeni bir boyut kazanacaktı.

Hafta sonu ise yeni bir heyecan kapladı içimi. ‘Tam Macera’ isminde aylık çizgi roman dergisinin yayına başladığını öğrendim ve heyecanla edindim okudum bir solukta.

Sonra geçmişe gittim benzeri dergilerin ne kadar kısa soluklu olduğu geldi aklıma.

Dünya sineması peşpeşe çizgi romanları filme aktaradursun bizde yaprak kımıldamıyor. Bir zamanlar yaratılan Karaoğlanlar, Abdülcanbazlar tarih oldu artık Kelebek ekinin bant çizgi romanları hatıralarda kaldı.

Bir zamanlar her gazete olan irili ufaklı çizgi romanlarda zamana yenildi.

Oysa Amerikanın büyük buhran dönemlerinden ve yenik zamanlarından ortaya çıkan kahramanları halen yaşıyor. O dönemde yaratılan tüm kahramanlar umut anlamına gelmiş ve satış rekorları kıran bir dönem yaşanmıştı.

Zaman içerisinde boyut değiştirdi çizgi roman. Daha çok sinematografik anlatımı destekleyen tamamıyla öyküye hizmet eden ‘Graphic Novel’ adını alan yeni bir anlayış geldi. Resimli Roman adı verilen bu yeni tarzın en önemli yapıtları bir bir sinemaya uyarlanıyor şu sıralar. ‘Günah Şehri’ ve ‘300’ bu örneklerin başında geliyor.

Türkiye’de ise yıllardır yapılan Resimli Roman dergisi denemeleri hep sonuçsuz kalıyor. 15 yıl önce mükemmel bir dergi olan ‘Rr’ yayın hayatına muhteşem bir giriş yapmış farkını ortaya koymuştu. Tamamı kuşe kağıda A4 boyutlu dergi sadece 2 sayı çıktı.

Daha sonra aynı ekip 4’e bölünüp 4 ayrı küçük boyutlu dergi çıkardı ama onlarında ömrü 4 sayıda öteye gidemedi.

3 sene önce aynı isimle yine kuşe kağıda basılan ‘Resimli Roman’ dergisi de sadece 2 sayı sürebildi.
Aynı sene içinde çıkan Strip dergisi arkasında daha geniş çaplı destek olmasına karşın 2 sene dayanabildi ve oda kapandı.

Şimdi ‘Tam Macera’ dergisini de aynı sorun bekliyor, belki de aynı gelecek.
Türkiye’de çizgi roman okuyucusu olmadığına inanmıyorum. En azından bir zamanlar gazete promosyonuyla çizgi roman okuyarak (çoğunlukla Red Kit) büyümüş bir kuşak var ortada. Ve yeni çağın kahramanlarını takip eden bir kitle var. Peki o zaman çizgi roman dergileri neden yaşayamıyor bu ülkede. L-Manyak ve benzeri dergilerden bahsetmiyorum. Bir kahramanı olmayan en fazla 2-3 sayı süren bir öyküyü resmeden dergilerden bahsediyorum.

Güzel Sanat Fakültesi mezunu birçok kişinin bu alana yatkınlığı kaybolup gidiyor sadece sevenleri don kişot gibi yeni denemelerle bıkmadan usanmadan deniyor.

Yurtdışında sırf çizgi roman satılan dükkanlar varken burada sadece sahaflarda ve büyük kitapevlerinde alıcısını bekliyor.

300 gibi bir klasiğin film vizyona girdiği için yayınlanması durumun ne kadar vahim olduğunun en büyük göstergesi.Umarım yerini bulur ve belli bir kitle tarafından takip edilir hale gelir resimli romanlar. Bu uğurda atılan en son adım olan ‘Tam Macera’ dergisine yayın hayatlarında başarılar ve uzun ömürler diliyorum.


Share this:

Yorum Gönder

 
Designed by OddThemes & Distributed by Free Blogger Template