Gelenekler önemlidir. Her yıl aralık ayı başlar başlamaz noel filmlerinin yağması en önemli geleneklerden biridir. Belli bir şablona dayanan ve her şeyin beklendiği gibi ilerlediği bu filmler belli başlı şirketlerce üretilip sunulur. Üretenler de tüketenler de memnun olur ve bir sonraki yıla kadar vedalaşır. Elbette bu noel tatilinde de filmler yağdı. Netflix beklendiği gibi noel coşkusunu ana sayfasına taşıdı. Yenileri sırasıyla incelemeye başlayarak burayı da ortak etmek güzel olur diye düşündüm. İlk filmimiz 2022 yapımı “Catering Christmas” ya da platforma eklenen adıyla “Noel Ziyafeti”.
Noel filmi deyince belli başlı olmazsa olmazlar vardır. Küçük bir kasabada geçer, çiftimizden biri büyük şehirden gelmiştir ve tatil sonrası geri dönecektir. İçlerinden biri son ilişkisinden yaralıdır. Bu çifti önce istemeyerek de olsa bir araya getiren geleneksel bir etkinlik olur. O etkinlik sırasında yakınlaşırlar, sıcak çikolatalar içilir, mucizevi bir teklif gelir tereddüte düşürür ama sonunda mutlu sonla kerevetine çıkılır. “Catering Christmas” bu formülü sıkı sıkıya uyguluyor. Künyesi tamamen türü sevenlerin bildiği isimlerden oluşuyor. Senaryoyu Cara J. Russell kotarırken T.W. Peacocke da yönetmen koltuğunda oturuyor. Romantik komedilerle başlayan Russell 2019’dan bu yana yedi noel filmine imza atmış bir isim. Hatta bu yıl netflix’e gelen bir filmin daha senaryosu ona ait. Peacocke 1992’de başlayan yönetmenlik serüveninde tv filmlerinden şaşmamış elli film ve diziyle tecrübe abidesi. Elbette oyuncu kadrosu da hallmark’ın kadrolu denebilecek isimleri. Çiftimizi Merritt Patterson ve Daniel Lissing canlandırırken Michael Hanrahan, Rosemary Dunsmore ve Melanie Leishman onlara eşlik eden isimler. “The Royals”ın Ophelia’sı olarak çıkış yapan güzel kadın Patterson ve “Last Resort”un James’i olarak tanıdığımız Lissing’in yolları noel filmlerine dek düşmüş. Hayli şaşırtıcı.
Önce Molly Frost ile tanışıyoruz. Mali sorunlarla karşı karşıya olan ve umudunu tüketmenin eşiğine gelen şefimiz sürpriz bir teklif alır. Kasabanın yıllardır süren en önemli etkinliği söz konusudur. Küçük kasabanın en önemli destekçisi olarak bilinen Harrison Vakfı’nın düzenlediği noel davetinde açık büfeden sorumlu olacaktır. Bir catering firması daha ne ister, büyük fırsattır. Harrison Vakfı’nın yöneticisi Jean Harrison ile de bu sayede tanışırız. İşi teklif ettiğinde Molly’i mülakata çağırır. Etkinlik yapmaktan yorulduğunu ve artık koltuğunu gençlere devretmesi gerektiğini düşünen Jean’in aklındaki isim de tatil için gelen yeğeni Carson olur. Etkinlik fotoğrafçısı olan Carson ise vakıftan çok uzaktır. Hatta soyadını bile kullanmıyordur. Molly ve Carson’un yolları kesişir ve olaylar gelişir.
Klasik formülü işleyen “Catering Christmas” bir saniyesini bile boşa harcamadan ilerleyerek su gibi akan bir noel romantiği. 86 dakikalık süresiyle her şeyi olacağına vardırıyor. Senaryo ve işleyiş bildik demiştik zaten. Tek kusuru çiftimizin kimyasının tutmaması… Patterson ve Lissing ideal çift olmaktan çok uzakta. Ama böyle bir filmde kimyaya gerek var mı? Amaç sıkılmadan izlenecek bir noel filmiyse minik detaylarla süslü gelmiş geçmiş en iyi noel sözünün geçtiği bir romantik komediden daha iyi ne olabilir? Zaman ayıran meraklıları mutlu edeceğine şüphe yok.
Yorum Gönder