Klasik Bollywood Sineması’ndan farklılığını, çekimleri ve konusuyla kanıtlayarak öne çıkan “Dhoom” serisinin üçüncü filmi “Dhoom 3” 20 Haziran’da gösterime giriyor...
İlk çalışmaları 2003 yılında başlayan serinin ilk filmi 2004’e damga vurmuş ve aksiyon ve alışagelmiş Hint dansı sahnelerinin ötesinde teknik ve koreografi açısından diğer filmlerden oldukça üstün bir çizgi sergilemişti. 2006’da gelen devam filmi de bu durumu pekiştirmişti. Yedi yıl sonra gelen film üçüncü filmse olaya dönüştü adeta... 25 milyon dolar bütçeli filmin daha ikinci haftası 60 milyon dolarlık hasılata ulaşması durumu özetliyor... “Dhoom 3”ün yönetmen koltuğunda serinin senaristi Vijay Krishna Acharya oturuyor... Senaryoyu da yine Aditya Chopra ile birlikte kotarmış... Yıldız oyuncu Aamir Khan’ın başını çektiği kadro da Katrina Kaif, Tabrett Bethell, Abhishek Bachchan, Jackie Shroff, Uday Chopra, Kim DeJesus, M'laah Kaur Singh, Jacqueline Scislowski ve Louis Scherschel yer alıyor...
Sahir, sahibi oldukları sirkte babası ile birlikte gösteriler yapan yetenekli bir çocuktur. Sirkin kapanmaması için Batı Chicago Bankası´ndan kredi çeken babanın bu borcu ödemesi mümkün olmayacaktır. Alacaklıların baskısı üzerine çaresizce intihar etmeye mecbur bırakılır. Sahir ise babasının intiharına şahit olmuş ve tüm hayatını bu olayın intikamını almaya adamıştır. İntikam yolu ise soygun yapmaktan geçecektir. Fakat o bir palyaço, illüzyonist ve bir sihirbaz olarak büyümüştür bu yüzden soygunlar da hiç sıradan olmayacaktır. Jai Dixit ve Ali Akbar ise Sahir’i durdurmak için görevlendirilen 2 özel polistir. Sahir’e bu macerada ise Aaliyah eşlik edecektir. Aaaliyah gelmiş geçmiş en iyi akrobattır ve Sahir’in sevdiği kadındır.
Malumunuz konusu çakma... Bilmeyenler için nerden çaktıklarını söylemeyelim ama bir Hint filminden mantıklı ve özgün konu beklemek zaten yanlış olur... Ülkesinde fenomene dönüşen filmin bizde ne kadar meraklısı var bilinmez ama bu yılın Bollywood filmleri açısından iyi geçtiğini söylemek mümkün... İlgi gördükçe vizyonda çoğalan örneklerin sonuncusu tam 172 dakika... Sizi bilmem ama bu yaz sıcağında, o karanlık salonda bana on misli uzun gelir... Hoş kış sezonunda da girse aynı hissiyatı verir bana ama yine de meraklılarını tutmayalım...
Yorum Gönder